11.26. Allah'tan baþkasýna tapmayýn! Ben, size (gelecek) elem verici bir günün azabýndan korkuyorum.”
11.27. Kavminden ileri gelen kâfirler dediler ki: ”Biz seni sadece bizim gibi bir insan olarak görüyoruz. Bizden, basit görüþle hareket eden alt tabakamýzdan baþkasýnýn sana uyduðunu görmüyoruz. Ve sizin bize karþý bir üstünlüðünüzü de görmüyoruz. Bilakis sizin yalancýlar olduðunuzu düþünüyoruz.”
11.28. (Nuh) dedi ki: Ey kavmim! Eðer ben Rabbim tarafýndan (bildirilen) açýk bir delil üzerinde isem ve O bana kendi katýndan bir rahmet vermiþ de bu size gizli tutulmuþsa, buna ne dersiniz? Siz onu istemediðiniz halde biz sizi ona zorlayacak mýyýz?
11.29. Ey kavmim! Allah'ýn emirlerini bildirmeye karþýlýk sizden herhangi bir mal istemiyorum. Benim mükâfatým ancak Allah'a aittir. Ben iman edenleri kovacak deðilim; çünkü onlar Rablerine kavuþacaklardýr. Fakat ben sizi, bilgisizce davranan bir topluluk olarak görüyorum.
11.30. Ey kavmim! Ben onlarý kovarsam, beni Allah'tan (onun azabýndan) kim korur? Düþünmüyor musunuz?
11.31. Ben size: ”Allah'ýn hazineleri benim yanýmdadýr” demiyorum, gaybý da bilmem. ”Ben bir meleðim” de demiyorum, sizin gözlerinizin hor gördüðü kimseler için, ”Allah onlara asla bir hayýr vermeyecektir” diyemem. Onlarýn kalplerinde olaný, Allah daha iyi bilir. Onlarý kovduðum takdirde ben gerçekten zalimlerden olurum.”
11.32. Dediler ki: Ey Nuh! Bizimle mücadele ettin ve bize karþý mücadelede çok ileri gittin. Eðer doðrulardan isen, kendisiyle bizi tehdit ettiðini (azabý) bize getir!
11.33. (Nuh) dedi ki: ”Onu size ancak dilerse Allah getirir. Ve siz (Allah'ý) âciz býrakacak deðilsiniz.
11.34. Eðer Allah sizi azdýrmak istiyorsa, ben size öðüt vermek istesem de, öðüdüm size fayda vermez. (Çünkü) O sizin Rabbinizdir. Ve (nihayet) O'na döndürüleceksiniz.”
11.35. (Resûlüm!) Yoksa, ”Bunu uydurdu” mu diyorlar? De ki: ”Eðer onu uydurduysam günahým bana aittir. Fakat ben sizin iþlediðiniz günahtan uzaðým.”
11.36. Nuh'a vahyolundu ki: Kavminden iman etmiþ olanlardan baþkasý artýk (sana) asla inanmayacak. Öyle ise onlarýn iþlemekte olduklarýndan (günahlardan) dolayý üzülme.
11.37. Gözlerimizin önünde ve vahyimiz (emrimiz) uyarýnca gemiyi yap ve zulmedenler hakkýnda bana (bir þey) söyleme! Onlar mutlaka boðulacaklardýr!
11.38. Nuh gemiyi yapýyor, kavminden ileri gelenler ise, yanýna her uðradýkça onunla alay ediyorlardý. Dedi ki: ”Eðer bizimle alay ediyorsanýz, iyi bilin ki siz nasýl alay ediyorsanýz biz de sizinle alay edeceðiz!
11.39. Kendisini rezil edecek azabýn kime geleceðini ve sürekli bir azabýn kimin baþýna ineceðini yakýnda bileceksiniz.”
11.40. Nihayet emrimiz gelip de sular coþup yükselmeye baþlayýnca Nuh'a dedik ki: ”(Canlý çeþitlerinin) her birinden iki eþ ile -(boðulacaðýna dair) aleyhinde söz geçmiþ olanlar dýþýnda- aileni ve iman edenleri gemiye yükle!” Zaten onunla beraber pek azý iman etmiþti.
11.41. (Nuh) dedi ki: ”Gemiye binin! Onun yüzüp gitmesi de, durmasý da Allah'ýn adýyladýr. Þüphesiz ki Rabbim çok baðýþlayan, pek esirgeyendir.”
11.42. Gemi, daðlar gibi dalgalar arasýnda onlarý götürüyordu. Nuh, gemiden uzakta bulunan oðluna: Yavrucuðum! (Sen de) bizimle beraber bin, kâfirlerle beraber olma! diye seslendi.
11.43. Oðlu: Beni sudan koruyacak bir daða sýðýnacaðým, dedi. (Nuh): ”Bugün Allah'ýn emrinden (azabýndan), merhamet sahibi Allah'tan baþka koruyacak kimse yoktur” dedi. Aralarýna dalga girdi, böylece o da boðulanlardan oldu.
11.44. (Nihayet) ”Ey yer suyunu yut! Ve ey gök (suyunu) tut!” denildi. Su çekildi; iþ bitirildi; (gemi de) Cûdî (daðýnýn) üzerine yerleþti. Ve: ”O zalimler topluluðunun caný cehenneme!” denildi.
11.45. Nuh Rabbine dua edip dedi ki: ”Ey Rabbim! Þüphesiz oðlum da ailemdendir. Senin vâdin ise elbette haktýr. Sen hakimler hakimisin.”
11.46. Allah buyurdu ki: Ey Nuh! O asla senin ailenden deðildir. Çünkü onun yaptýðý kötü bir iþtir. O halde hakkýnda bilgin olmayan bir þeyi benden isteme! Ben sana cahillerden olmamaný tavsiye ederim.
11.47. Nuh dedi ki: Ey Rabbim! Ben senden hakkýnda bilgim olmayan þeyi istemekten sana sýðýnýrým. Eðer beni baðýþlamaz ve esirgemezsen, ben ziyana uðrayanlardan olurum!
11.48. Denildi ki: Ey Nuh! Sana ve seninle beraber olan ümmetlere bizden selam ve bereketlerle (gemiden) in! Kendilerini (dünyada) faydalandýracaðýmýz, sonra da bizden kendilerine elem verici bir azabýn dokunacaðý ümmetler de olacaktýr.
11.49. (Resûlüm!) Ýþte bunlar sana vahyettiðimiz gayb haberlerindendir. Bundan önce onlarý ne sen biliyordun ne de kavmin. O halde sabret. Çünkü iyi sonuç (sabredip) sakýnanlarýndýr.
11.50. Âd kavmine de kardeþleri Hûd'u (gönderdik). Dedi ki: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin. Sizin O'ndan baþka tanrýnýz yoktur. Siz yalan uyduranlardan baþkasý deðilsiniz.
11.65. Fakat Semûd kavmi o deveyi, ayaklarýný keserek öldürdüler. Sâlih dedi ki: ”Yurdunuzda üç gün daha yaþayýn (sonra helâk olacaksýnýz)!” Bu söz, yalanlanamayan bir tehdit idi.