Bütün tarîkatların aradığı Melâmettir.
Ahde vefâ eden ihvânlar için selâmettir.
Melâmilikte ihvândan aranan sadâkattır.
Cânda cânânla tevhit etmenin ta kendisidir!
Melâmilik, tarîkattan öte bir hakîkattır.
Sâliklerini vuslata getiren öz, ma’nâdır.
Diriyi fenafillah; ölüye hayat verendir.
Cânda cânânla tevhit etmenin ta kendisidir!
Elinden, dilinden kimseye zarar gelmeyendir.
Vatan sevgisi, îmândan olduğunu bilendir.
Onun için vatanını cânından çok sevendir.
Cânda cânânla tevhit etmenin ta kendisidir!
Melâmiliği sözde değil, hâlde yaşayandır.
Hakka’l-yakîn zevki ile şehâdet getirendir.
Resûl-i Zîşan’ın ma’nâ ilminin vârisidir.
Cânda cânânla tevhit etmenin ta kendisidir!
Melâmiliği herkes zevkine göre bilendir.
Melâmet, sır hazinesi, sonsuzluk âlemidir.
Bu hakikatı künhüyle bilmek mümkün değildir.
Cânda cânânla tevhit etmenin ta kendisidir!
İhvânımızı kemâle getiren telkînidir.
Aşk ile samimiyetle emrine itaattır.
Hak Mürşidim, îmân-ı kâmil telkîn edendir.
Cânda cânânla tevhit etmenin ta kendisidir!
“Hak geldi, bâtıl gitti” ma’nâsının anlamıdır.
Fena-yı tamda bekâ bulmanın sefâsıdır.
Melâmet, gerçek insan olmanın ifadesidir.
Cânda cânânla tevhit etmenin ta kendisidir!
Melâmiler kenz-i mahfinin gerçek sahibidir.
Allah yolunda infâk etmek için yetkilidir.
Suret, şekilden; öze, ma’nâya kıymet verendir.
Cânda cânânla tevhit etmenin ta kendisidir!
Kelâm, dil, kalem tevhidi anlatmaktan acizdir.
Melâmilik de tevhidi bilerek yaşamaktır.
HÜSEYİN SABRİ şükret, bu bir lütf-u ilâhîdir.
Cânda cânânla tevhit etmenin ta kendisidir!
19.68. Öyle ise, Rabbine andolsun ki, muhakkak surette onları şeytanlarla birlikte mahşerde toplayacağız; sonra onları diz üstü çökmüş vaziyette cehennemin çevresinde hazır bulunduracağız.