TD Menü
 Anasayfa
 Sohbet Videoları
 Sesli Sohbetler
 Sohbetler
 Sesli
 ilahiler
 Mektuplar
 Hatıralar
 Öz Geçmişler
 İletişim
Canlı Yayın
Canli Yayini izlemek için tiklayin

Canlı yayın tarihleri:
Cuma: Cuma namazı sonrası (İzmir'e göre)
Cumartesi: 20.00 - 22.00
İlahiler
·Lâ ilâhe illallah.
·Aşk ile Allah dedikçe.
·N’olur halim Cân Sultanım !
·Hak’tır bizim sevdiğimiz
·Bize lütf-i Hüdâ’dır bu!
·Hû derim Allah
·Aşkın bana ver Allah’ım,
·İlhâm ihsân et Allah’ım!
·Ya Rab! Sen bu zâtın hikmetin bildir
·Ma’nâya gel ma’nâya.
·Cânım kurban cânânıma.
·Her yüzden nazarım sen.
·Dikkat et dostum, şekle aldanma.
·Hamd ederim, Mevlâm sana.
·Uzak durma yakın gel
·Zâhir bâtın Hû’dur Allah.
·Gel gitme yavrum gafil yoluna.
·Hidâyet Allah’tan, gayrıdan bilme.
·Allah Allah diye diye.
·Dedim: Elhamdulillâh!
·Yokmu bana el tutan?
·Gündüz gece arıyorum.
·Dîvâne gönül aşka tutuldun!
·Cânda cânânını incitme sakın!
·Gönüllerde binlerce ah u feryat var.
·Yüzüne bakan sende hiç gayrullah görmesin.
·Hak rızası bundadır.
·Davet Hak’tan duysana.
·Zikrederiz Allah deriz.
·Zaferin mübarek olsun kardeşim!
·Hamd et haline mü’minsin cânım.
·Mevlâm düşürme gaflete.
·Sevgili Habîbinin hürmeti için et zuhûr!
·Sâdık olan cânlar gelsin.
·Cân u cânânım merhaba.
·Bâtıl bizim neremizde?
·Pîr Seyyid’dir rehberimiz!
·Sadâkatle gel, tevhide boyan.
·Gönüldedir zevk u sefâ.
·Allah sana emretti.
·Gönül bize yârdan haber versene.
·Hak dostuna gayriyet hiç yakışmaz.
·Kerîmsin Mevlâm, duamız kabul et!
·Güzel ahlâk açar gönül kapısın!
·Âşık olana, Mevlâ cemâlini gösterir.
·Uyandır kalbini, şükret.
·Vicdân ile düşünsene!
·Nazarımız Hak’tır bizim
·Haremine gir, dedik de suç mu ettik?
·Bu âleme niçin geldin, görevin ne senin?
·İnsan olan anlar bizi.
·Hak aşkınız daim olsun.
·Kuvvet, kudret Mevlâ’nındır
·Hidâyet olmazsa Hak’tan,
·Niçin feryat etmez bilmem !
·Lâyık kul olmayı nasîb et bize.
·Yakar aşkın ciğerimi!
·Mevlâm hidâyet eylesin!
·“Re’sul hikmete mehafetullah”dır.
·Hak’tır bizim şuhûdumuz.
·Tevbe et, pişman ol de Allah Allah!
·İmdâda yetişti Pîr Sultanımız.
·Deme sakın: Ben dervişim.
·Þükürler olsun Mevlâ’ya!
·Sen vallahi cân u cânânımızsın!
·Essalât u vesselâm Muhammed Mustafa’sına...
·Sâdıklarla bile ol, gafillerle olma.
·Estağfirullah, tevbe Ya Rab! diyelim.
·Sevelim, sevilelim mü’min kardeşler.
·Îmânla ahlâkla varılır Sırr-ı Tevhid’e.
·Harfle savtle olmaz îfâ !
·Sabırla selâmet bulunur inan.
·Tevhidin özü budur.
·Þuhût, tefekkürle Allah diyelim Hû Allah.
·Allah sizden razı olsun!
·İlahi Mevlâm rızandan ayırma.
·Mevlâm yolun âsân etsin!
·Hak zikrini ihsân etsin.
·Sonsuz hamd ü senâlar Mevlâ’ya!
·Beni benden alan sensin.
·Lûtfet, kerem kıl cânânım benim!
·Sev mürşidi, gel sen bize.
·Emr-i Hak’tır ibadât u taat etmek,
·Kenz-i mahfinin sırrı onlarda.
·Þükrederim Rabbim sana.
·Gönlümüze giren bilir.
·Asker oğlum göreslendik.
·Çok şükür elhamdülillah!
·Paha olmaz asla size.
·Þükürler olsun Mevlâ’ya.
·Allah diyen âşıklarda kalmaz gam keder.
·Her an diyem Allah Allah.
·Hak sevgisi var bizde
·Sohbetimiz dost iledir.
·Sonsuz rahmet ruhunuza.
·Haccımız mübarek olsun kardeşim.
·Mutlu olur sizi seven.
·Kâmil îmân ver Allahım.
·Birdir Allah yok şeriki!
·Sonsuz şükür Rabbimize!
·Himmetine her an muhtacız Efendim!
·Bahr-i Ummân derler sana.
·Hak orucun kabul etsin.
·Buldum cânda cânânımı.
·Cânım Muhammed Mustafa.
·Rabbim sevgisine mazhar kılsın!
·Nazar kıl sen bu aleme, gör neler var...
·Gerçek insan, gündüz gece Allah der.
·Tenezzül, tevâzuyla gerçek insan bunlar.
·Ârifiyet ver Allah’ım!
·Halk içinde mecnûn olan dîvâneye bak.
·İlâhî Rabbim, hikmetinden suâl olunmaz.
·Ezelden Hak sözü vermiştir bunlar!
·Âşıklıktır rehber bize.
·“Hesap, muhasebemde vekilim Allah’tır” de.
·Gayemizi dil ifade etmekten acizdir.
·Hû, lâ ilâhe illalah.
·Hamd ü senâ Rabbimize.
·Cân u cânânımsın benim !
·Þâhit Mevlâm kalbimize.
·Merhametin sonsuz senin!
·Mahrum olmaz Allah diyen.
·Sen kendini ne sanırsın?
·Hû Mevlâm Hû Mevlâm, aşkın bana ver Mevlâm.
·Yuvalarında huzûr sevgi ver Allah’ım!
·Hak mürşidden aldık ilham.
·Hak Lâ ilâhe illâllah...
·Kelâm anı anlatamaz.
·Hak hidâyet etmedikçe
·Telkînimiz rehber bize.
·Þâh-ı Merdân’ı önder bilelim.
·Hak zikrini verdin bize.
·Bize sâdık olan gelsin.
·Bir lâhza ayırma beni senden!
·Hak mürşitten olur ihsân.
·Himmet edin dostlar bize.
·İkrâm eyle, gül yüzüme.
·Ne güzeldir ne güzel!
·Ey Rabbim bizi mahrûm-i dîdar eyleme!
·Bizi sevgine lâyık kıl Ulu Mevlâm!
·Himmet olur inan, şüphen olmasın.
·Gerçek insan işte bunlar.
·Gel ey yolcu dinle sohbet.
·Hak Mürşidi bilmedikçe.
·Âsân olur yollar sana.
·Ne güzeldir, ne güzeldir!
·Rahmetinden mahrûm etme!
·Cân mürşitten olur ihsân.
·Sen öğrettin Cân Sultanım!
·Dosta vuslat etmek için.
·Allah Allah diye geldim!
·Beni ifna eden sensin,
·Gelin yavrularım tevhide gelin.
·Hak’tır bizim sevdiğimiz.
·Mürşidimin telkînidir.
·Emre mutî olur isen,
·Hak mürşitten olur ihsân!
·Bilmek için sâdık gerek!
·Mutlak îmân telkîniniz!
·Zikret Hakk’ı, gir meydana.
·Sonsuz hamd ü senâ Mevlâm!..
·Biz, Melâmi kurbanıyız.
·Tut elimiz ezel-ebed.
·Yol ver bize ulu dağlar, geçelim!
·Zikret Mevlâ’yı Mevlâ’yı!
·Boşa durma, hikmet ara.
·Cemrelerin var hikmeti
·Bize âşık, sâdık derler.
·Ne güzeldir insan olmak,
·Kâmil îmân kalbimizde.
·Nice yüz bin hamd ü senâ!
·Rabbim rızandan ayırma.
·Hak Erenler, aşka çare var mıdır?
·Sultanımız vardır bizim.
·Dikkat et kendine gel!
·Cân mürşidim cânım feda!
·Gelin Dostlar, aşk ile ALLAH diyelim!
·Kerîmsin, Rahimsin Ulu Mevlâm!
·Ya Rab, kul olabilmek için tut elimiz!
·Dikkat et, sakın taş atmayasın!
·Ulu Mevlâm, hikmetlerinden suâl olmaz!
·Hakk’ın zikriyle feth u bâb olur dostlar.
·Kur’an-ı Kerim’in ikiz kardeşidir.
·Bunlar, salât-ı daimün’dedirler.
·Allah şerrinden korusun!
·Derdimin dermânısın Efendim.
·Açar güller handân olur.
·“İhdinas sırate’l-müstakim”den gidenlerdir.
·Cânda cânânla tevhit etmenin ta kendisidir!
·Enfüste, âfâkta ne varsa Hakk’ındır.
·İhvânımız urûç, nüzûl etmenin sırrını bilirler.
·Hak’la bâtılı seçen îmânımız var!
·Hakiki insan, Hakk’ı, bâtılı fark edendir.
·Dinin ahkâmı Þeriat’tır.
·Kerim Allah, Rahim Allah!
·Vatandaki bayram başka!
·Allah Hak yolda bize anlayış versin.
·Bayrağımın sallandığı yerdir vatanım.
·Hak Resûl’e erem dersen.
·Mürşidimin nasîhatı.
·Nasip eyle Mevlâm bize!
·Allah gönlünüzün muradını versin.
·Lütfet, kerem kıl âciz kuluna!
·Allah deyin huzûr bulun!
·Allah Allah Kerim Allah!
·Sermayemiz sadâkattir,
·Ne güzeldir derviş olmak!
·Emre mutî olmak gerek.
·Þirk-i hafîden bizleri koru Mevlâm!
·Hakk’ın muhâtabı insan.
·Gül bizimdir, gül kokarız!
·Cânım kurban Mevlâm sana!
·Ruhundan ruh verdin bize.
·Dikkat eyle, sohbet dinle!
·Kullarının suçuna bakmazsın Mevlâm!
·Takdire razı olanlardan et bizi!
·Sadâkatın rehber senin.
·İmtihandır dikkat eyle!
·Huzûr ver Allah’ım ümmet-i Muhammed’e!
·“Vatan sevgisi îmândandır!” bunu bilelim.
·İslâm’ın dışında yol arayanlar.
·Dervişler güzel ahlâkla sevilirler.
·Yolunuz açık olsun!
·Fenafillâh vardır bizde.
·Tevbe, istiğfar var dillerinde.
·Bize hayat O’ndan gelir.
·Sana saygı şeref bize!
·Derviş olamaz derviş !
·Ben beni bilmenin hayrâniyem!
·Ben sanırdım zikrederim.
·Þayet dervişim dersen.
·Her gününüz bayram olsun !
·Gel, Melâmet sırrına gel...
·Ya Rab, bizi uzak eyleme Evlâd-ı Resûl’den!
·Sâdık kul ol, gel sen bize.
·Yürü yavrum, sen, Hak Resûl’ün izinden yürü !
·Bilen, bilinen birdir.
·Halde tevhid edelim.
·Þekilde kalma, gel ma’nâyı fehmet!
·Aşkta mihmânımdır benim.
·Hak yolunun sâdıkıyız.
·Melâmiler derler bize.
·Halk yüzünden Hakk’ı sevsin.
·Zikrederim Allah derim.
·Razı olur Rabbin senden.
·Râbıtamız Hak’tır bizim.
·Hak o zaman razı olur!
·Hakk’ın takdîrine razı olacaksın!
·Güzel ahlâk yolun açar.
·Hikmetler var dervişlikte
·Gelin dostlar muhabbete!
·Bağlantısı zikrullahtır.
·Güzel ahlâklarıyla sevilir bunlar!
·Perde hicap olmaz size.
·Kâmil îmân buna derler!
·Âşık, sâdık, ârif insan!
·Dostun haremine aşkla girenleriz!
·Dosta vuslet etmek için
·Ehl-i tevhit derler bize.
·Sevgilinin sohbetine gönül verenleriz!
·ALLAH diyen dil var bizde.
·Kur’an-ı Kerim’de hikmetler vardır.
·Mürşidin himmetiyle ilhâm olur Hak’tan bize!
·Keyfiyeti anlatamam!
·Telkînimiz mutlaktandır, renge şekle aldanmayız.
·Mürşidimin ikrâmıdır!
·Yüzünüze âlem hayran!
·İhsân eyle dervişlere!
·Nasip etti Mevlâm bize!
·Hak Resûl’ün vatanıdır.
·Lebbeyk Allahümme lebbeyk!
·Tefekkürle Allah deriz.
·Gel dervişim zikredelim.
·Gönül eri dervişlerdir.
·Lütf-i Hüda’dır,
·İstiyorum, ilâhiler yazayım,
·Anlatılmaz hâlimiz var!
·Cânım, ruhum mürşidimdir!
·Sâdık kuldan hacı olur.
·Haccen mebrûr inşaAllah!
·Gel dervişim bilişelim!
·Her hâliyle örnek insan!
·Aşkın bana hayat verir!
·Hak nûruyla çok güzelsin!
·Güzelliğin anlatılmaz!
·Ehl-i tevhit nâra yanmaz.
·Lütfeyle Mevlâm bize.
·Dervişlerin emelidir!
·Râbıtanda bulacaksın
·Hak erenler safındadır.
·Melâmileriz!
·Melâmiyiz, zikrederiz.
·Þifa olan telkîn bizde!
·Emre sâdık olmak gerek!
·İlhâm olur Mevlâmızdan!
·Haşret Mevlâm ihvânımız!
·Kar kapadı yolumuzu.
·Ulu Mevlâm bizi mahrum eyleme!
·Sonra pişmanlık fayda vermez...
· Emre sâdık dervişleriz
·Dosta vuslat etmek için
·Hak erenler bu yoldadır
·Hak mürşidin telkîniyle
·Hû desin Mevlâm
·Nasip eyle Mevlâ cümle ihvana
· Allah diyelim Allah
·Hak yoldadır can dervişler

Toplam 307 lahi kaytl
Mart 30, 2005 04:45 S CST

Ehli Tevhidin görevi

22824 Okunma
  Bu Sayfay Yazdr   PDF Dosyas Olutur   Bir Arkadana Gnder


(Sayfa: 3/4)


Öyle âdil, öyle doğru olacaksın ki, adam seni gördüğü zaman İslâm’ı sevsin. Þu kişide sövmek yok, yalan yok, haram yok, tertemiz. Ama içerde inat varsa, aman Allahım, kalite düşük. Haset varsa, daha düşük. Gurur, kibir varsa mangır. Altını nerden bulursun sen! Düşük ayarlı altın başka, bir de altın boyama var, üzerine boya çekiyorlar, yaldız vuruyorlar, diyorlar altın.

Þam’da bizim hacılara sokuşturdular, 1966 senesinde hacdan gelirken. Türkiye’de beş bin lira, Þam’da iki bin beş yüz lira, yarı fiyatına.

Bana da:

-Ne kadar paran varsa ver. dediler.

-Yahu vermem ben parayı, almayın, etmeyin. Türkiye’yle arada bir sınır var, etmeyin. Kuyumcular alır, ne kadar varsa götürürler, bize mi bırakırlar o kuyumcular bu kelepiri dedim.

Olsa olsa benden alacakları para bir altın almaz ama vermem dedim. Geldiler ki burada kimi altın sıvama, kimi en düşük ayar, 8 ayar mı diyelim. İçinde altın olmayan bakır makır öteberi. “Yandık Allah!” dediler, satamadılar, veremediler. İki bin beş yüz lira büyük bir para. Maaşların yüz elli lira olduğu zaman.

İşte biz de şu insanı hiç olmazsa 18-20 ayar yapalım. Alalım içinden inadını, hasedini, gururunu, sövmesini, küfrünü. Yüzüne bakan desin:

-Allaaah, nûr yahu! Ağzından bal akıyor,ne güzel insan! Ne kadar tatlı dil, ne kadar güler yüz...

Vallahi tatlı dile, güler yüze hasret kaldık çocuklar! Güler yüz, tatlı dil kalktı gitti memleketten. İçinde gurur varsa, küfür varsa, sövmek varsa, benlik varsa tatlı dil olamaz.

İnşaAllah şu insan vücudunda ihtilâl yapabilme! Ameliyat oluyoruz da midemizdeki yarayı kesip alıyorlar, tedavi ediyorlar. Gözümüzdeki katarağı alıyorlar.

Mürşid-i kâmiller de şu insan vücudunda bir ihtilal yaparlar. Hasedini alırlar, inadını alırlar, gururunu kibirini alırlar, öfkesini alırlar. Tertemiz insan. İçin dışın tertemiz abdestli olacaksın.

 Ben sabahtan beri konuşuyorum. İçerde hatunlara konuşuyorum. 20-25 kişi varlar. Gündüz burası tıklım tıklım doluydu. Ben vaktimi saatimi, zamanımı, ömrümü ihvâna, dostlara vakfeden birisiyim de şükren lillah birkaç kişi toplanıyor. Niye? Burada güzel bir film oynatsaydık, tiyatro sahası yapsaydık, hem parayı verirdik, hem de kapı baca dolardı. Üstelik biz çay da veriyoruz. Gelin oturun.

-Ne yapacaksın sen bize, geldik de?

-Annene hayırlı bir evlât yapacağım evlâdım seni. Hanımına beyefendi yapacağım seni. Dövmeyeceksin. Hanım, dövmek için, hakaret etmek için değil, sevmek içindir. Çocuklarının rızkını, nafakasını israf edip savurmayacaksın. Bu nasihatı vereceğiz. Yavrularını sevip bağrına basacaksın. Annene öf bile demeyeceksin. Babanı seveceksin. Hasta komşun varsa, onun elinden tutacaksın. Tatlı dilinle, güler yüzünle, etrafına hayırlı insan olacaksın. Bunları söyleyeceğiz. Talebeysen en yüksek notu almanı tavsiye edeceğiz. Babalara, çocuklarınızı iyi okutun, diyeceğiz. Memlekete, millete hayırlı evlat yetiştirin, diyeceğiz. Zararlı bir şey demeyiz, dememeye çalışırız.

Diyoruz ki, cihad edeceksiniz. Müslümanın görevi vardır.

-Ne yapacak?

-Adam ateşle oynuyor, yahu, neme lâzım diyebilir misin? Tren rayının üzerine başını koymuş, uyuyor. Neme lâzım yahu, ezilsin, kafası dağılsın diyebilir misin?

Bu millet, ondan çok, çook daha tehlikede. Dini gidiyor, îmânı gidiyor, ahlâkı gidiyor. Mahv u perişan oluyor, her şeyini kaybediyor. Müslüman eliyle müdahale edecek, çekecek, gel. O sel önünden bir insan al getir.

Niye benim sohbet ettiğim insan 3-5 olacak, 10-20-30 tane olacak? Niye bu millet bana bin kişilik yer ayırmaz! Bin kişiye hitap ettim ben.

-Nerde?

Makedonya’da. Koca salon tıklım tıklım doldu. Almanya’ya gidiyorum, orda kalabalık, Belçika’da, Hollanda’da öyle. Bizim müslümanlar hep öğrenmişler. Biliyorlar bu işi,

-Gitmesek de olur, diyorlar.

Birçokları hatır için geliyor.

-Ayıp olur yahu, Hacı Baba kime konuşacak, gidelim de bari görsün bizi, diyorlar.

Ben genç istiyorum, Allah yolunda gözü kara. Yâni Allah için mücadele edebilen. Sel önünden bir insan kurtarabilme! Öyle bir sel ki, Avrupa’dan üzerimize geliyor. Ahlâkı süpürüyor, inançlar yıkılıyor, îmân gidiyor kökünden. İşte bu felaketten bir insan kurtarabilme. Allah bize anlayış versin. Benim dostum olan şu genç, yarın çocuğunun elinden tutacak ve ona İslâm’ı öğretecek, ahlâkı öğretecek, onu doğru yola götürecek.

Camiye geldim, imam oldum burada, 8-10 kişi cemaat var. Ben 8-10 kişiye imamlık edeceğim, bir de maaş alacağım. Onlar da abdestini tutamayanlar. Yaş gitmiş yetmişe, seksene. Kimisi kalkar yerinden yerini ıslatır. Çok halı yıkadım, sidik yıkadım. İlân ettim, okutacağım diye. 20-30 kişi topladım, başladım okutmaya. Camiye her gelen bir kişi getirecek dedim. Geldin mi bir kişi daha getireceksin. O getirdiği kişiye diyorum, hoş geldin, sen de bir kişi getireceksin.

İki sene, üç sene cami mahfelinde cemaat okuttum. Caminin cemaatını öğlende sayardım, iki yüzün üzerinde. İki yüz elli cemaat. Þimdi cemaatımı bulamıyorum. İstatistiklere göre İzmir’de en çok cemaat toplayan imam durumundaydım. Takdirnameler aldım Diyanetten. Görevim hizmet etme. Vallahil azim ve billahil kerim, namaza yetişeyim diye Karşıyaka’dan taksi tutmuş camime gelmişim, bir defa değil, defalarca. Minibüsle gelsem, belki yetişemez, indir-bindir yapıyor. İşte helâl, alın teri, görevini yapacaksın.

-Niye bunu söylüyorsun?

-Bu cemaata karşı dinî, insanî, manevî mesuliyetimi idrak edip, bu millete hizmet edebilmek için. Yaş yetmiş, bu millete hizmet etmek istiyorum. Sana, senin soyundan gelecek çocuklarına ışık tutmak istiyorum. Onlara din sevgisi, vatan sevgisi, millet sevgisi vermek istiyorum.

Allah bu milletin elinden tutsun. İnşaAllah görevini yapan, Hakk’ı bâtılı seçen, iyi-kötüyü fark eden, adımlarını göre göre atan insan-ı kâmil oluruz.

Muhteremler!

 İslâm sevgidir, İslâm kardeşliktir. İslâm yardımlaşmadır, İslâm el ele gönül gönüle vermedir.

Buraya babanın çocuğu geliyor “Aa,  kardeşim!” diyorsun. Ne kardeşi? Biraz evvel dedim kıblesiz oğlunun nesine maşallah diyorsun. Nuh (as) “Kurtar oğlumu” dediği zaman, Cenâb-ı Hak Ya Nuh, “İnnehu leyse min ehlik, innehu amelun gayru salih.” O bizden değil. Onun ameli, salih değil. Ona nasıl oğlum, dedin?

Bizim anadan-babadan kardeş olmamız, Allah ve Resûl’ünde kardeş olmaktan daha mı kıymetlidir? Önemli olan, Allah ve Resûl’ünde kardeş olabilme!.. Lâ ilâhe illallah Muhammedün Resûlullahta kardeş olabilme. “İnnemel mü'minine ihva”  Mü’minler kardeştirler. 

Ben çok iyi biliyorum, kardeş kardeşi vurdu, öldürdü. Katil, kardeş katili. Çünkü onlarınki menfaate dayanan, madde için. Biz Allah ve Resûlü’nde kardeşiz. Öyleyse görevlerimiz vardır. Birbirlerimizi seveceğiz. Tatlı dilimizi kullanacağız. Bir kardeşimizi elimizle kurtaracağız. Elimizle kurtaramazsak dilimizle. Dilimizle kurtaramazsak ona buğz edeceğiz. Bu da îmânın en zayıfıdır. Onu sırat-ı müstakîme getirebilme. Herkes görevlidir. Ama hiç görev yapmıyoruz.

Bu sene Medine-i Tahire’de oturuyorum, Kur’an okuyorum. Birisi geldi, sarıklı, cübbeli yanımda oturdu. Birkaç arkadaştık, o oturunca sayfayı bitirdim kapadım Kur’an’ı. Buyur dedim. Adam biraz Türkçe biliyor. Türkler hemen toplandı.

-Göreviniz umre yapıp Kur’an okuma mı? dedi?

Dedim:

-Bunun bir zararı mı var?

-Yok, dedi; esas göreviniz İslâm’a davet değil mi? Esas göreviniz İslâma cemaat kazandırma. Allah ve Resûlü’ne dost etme. Halka karşı görevinizi yapıyor musunuz? 

Adam bir konuştu, hayret edersiniz, 8-10 kişiydik.

Fazla bir Türkçesi  yoktu, onun ağzından aldım sözü, arkadaşlar bu böyle demek istiyor. Sabah namazına kalkarken salah, namaz diyor musunuz dedi. Nerde diyoruz... Ya ses etmeden çıkıp camiye gidiyoruz veyahut da evde ufak bir ses çıkartmadan namazı kılıp yatıyoruz. Adamın söylediğini anlatmak istedik, hepimize çıkardı, esans dağıttı. Hem esans dağıtıyor, hem de yalvararak: “Ne olur, İslâm’a hizmet edin, el ele gönül gönüle verelim.”

Huzur-u Resûlullah’ta gözlerimden yaşlar aktı. Adamı öptüm, tebrik ettim. Dedim, biraz da vardır benim böyle görevim. Ama, o İslâm âlemini diyar diyar gezen insan. Türklere bir şeyler anlatsın diye Türkçe’yi öğrenmiş. Pakistanlı kendisi.

Öyleyse sen de kardeşine, sen de amcanın çocuğuna, sen de en yakınlarına ...Peygamber Efendimize “Yakınlarını davet et,

“ve enzir aşiretekel akrabin.” Yakınlarını korkut diyor Cenâb-ı Hak. Ya Muhammed, onlara gerçekleri söyle.

Allah yolunda gittin mi korkma! Cenâb-ı Hak onlara diyor ki:  "Elâ inne evliyaallahu lâ havfun ve lâ hum yahzenûn." Sizin için korku yok, sizin için hüzün yok. Sizin veliniz benim. Velâyetinizi üzerime aldım.  

"Ellezine amenu ve kânû yettekûn." "Onlar îmân ettiler, Allah’tan ittika ettiler. Hak yolda yürüdüler." Allah bizi dostlarından ayırmasın.

Çocuklarınızın elinden sımsıkı tutun. Dostlarınıza kucak açın. İslâma, Allah ve Resûlü’ne bir insan kazandırabilme. O adam hayatı boyunca yaptığı ibadette alacağı mükafat kadar,  Allah size de aynı mükafatı verecektir. Allah hepinizden razı olsun. Gönlünüze aşk versin, sevgi versin, muhabbetullah versin. Allah bu millete uyanış versin.

İçerden buraya geldiğim zaman diyeceksiniz ki, orda sana bir şey mi yaptılar da buraya öfkeli geldin? Öyle bir şey aklınızdan mı geçti? Yoo! Onlar ne kadar güzel, tatlı Balıkesir’den gelen cemaatımız var, burdan, etraftan. Allah razı olsun. Allah çok çok iyilikler versin.

Yeni yeni gençler görüyorum da istiyorum ki şurası gençlerle dolsun. Ben seni ne yapayım, şimdiden sonra senden zarar gelmez.(Orta yaşlı bir ihvâna hitaben) Halil Efendi’yi ne yapayım, kırk senedir beraberiz. Ben onu biliyorum. Þimdiden sonra zarar mı yapacak! İstiyorum gençler gelsinler, onlara ihtiyacımız vardır.

Desem ki onların bize ihtiyacı vardır, hiç uğramazlar. Bizim onlara ihtiyacımız vardır. Nedir ihtiyacımız? Onlarla deşarz olduk mu gençleşiriz. Yaşlı adamla deşarz oldun mu yaşlısın.

Peygamber Efendimiz buyuruyor ki:

-Ben gencin ibadetini, gencin tevbesini severim.”

Ben gençleri severim diyor doğrudan doğruya.

-Niçin ya ResûlAllah dediklerinde

-Genç fazla günah işlemeden tevbe eder de İslâm’a sarılırsa, onlar çok daha kıymetli, muteber olurlar. Onlar da çocuklarının elinden tutarlar. Onlar çevresine hayırlı olurlar. Allah bize çok çok iyilikler versin.



nceki Sayfa nceki Sayfa (2/4) - Sonraki Sayfa (4/4) Sonraki Sayfa

[ Geri Dn ]
E-Kitaplar
Bir Ayet

34.20. Andolsun Ýblis, onlar hakkýndaki tahminini doðruya çýkardý. Ýnanan bir zümrenin dýþýnda hepsi ona uydular.

[ Sebe Sûresi:20]
Kimler Bağlı
Ho geldin, Misafir
Üye adı
ifre
 

Kayt Ol
ifremi Unuttum
Sitemizde uan:
14 Ziyareti, 0 ye
Toplam 14 kişi var.
Arşiv
· Efendiyle Hemdem Olma
· Küçükköylü Ahmet Efendi'yle İlgili Hatıra
· Hacı Dursun Efendi'yle İlgili Hatıra
· Benim Yıkadığım Cennete Gider
· Gençlerden Beklenenler
· Akıldır kişiyi mesul eden
· Ey Allah İçin Yaratılan İnsan!
· Nedir Þeriat?
· Bu Halimizle mi?!.
· Demek hayrihi ve hayrihi ha!..
· Ehli Tevhidin görevi
· Zikrin önemi
· Yürü yavrum Hak Rasulün izinden yürü
· Hayatta En Güzel Þey: Huzur!..
· Hak Mürşidim Yol Gösterdi
· Sevgili Gençler
· Kadere rıza
· Mezarlığın Ötesinde mi?!.
· Kadere Rıza!
· Yolculuk! Yolcular!..
· Tarikatların Dejenere Oluşu!
· Vatan Sevgisinde Bir Vücut Olmak!
· Vücuda Hürriyetin Gelişi!..
· İki Zıt Bir Yerde Bulunmaz!..
· Yabanda Gezenlerden Olma!..
· Seni Sana Anlatmak!..
· Allah'ın Hikmet Hazinesi: İnsan!
· Niçin Seviyorum?..
· Muhterem Kimdir?
· Hak'tan Gayrı Değiliz!..
· Oğuz ve Sevda evladıma
· Sevgili Kızım
· Kader kaleminin bana yazdığı...
· Dilin Dikeni Kırılacak
· İyilik
· Rahmetin Yağışı
· Mürşidi Kamil
· Güzel Ahlak
· Hak Yolun Yolcuları
· Hakka Giden Hak Yolcuları
· Sevgili Dostlarım!
· Muhterem Dostlar!
· Hanım Kardeşler!
· Huzur, îmân-ı kâmilde
· Kardeşime ve Oğluma
· Zirve-yi Tevhide Giden Yolun Yolcuları!
· Ezelden ebede koşturan yolcu!
· Hayırlı Bayramlar
· Hüseyin Sabri Soyyiğit Efendi'nin Özgeçmişi
· Ana Temel İhmâle Gelmez
· Gayrullaha Düşürmesin
· Râbıtamız Hakk’adır.
· Fetih İki Kısımdır
· Kadere rıza ancak iman-ı kâmille…
· Gerçek iyilik!
· Hedefimize Ulaşabilmek İçin!
· İslâm’ın ana kaidesi
· EFENDİLERE HİTAP
· Kendine dönebilse...
· Bugünün yarını yok!
· Hacı Baba, neler yaptınız?
· İlk Emir: Oku!
· Selâm
· NE İSTİYORSUN!..
· KİÞİYİ HUZURA ÇIKARTAN ABDEST
· Melâmeti günlük hayata uygulamak
· Sadâkat sadâkat sadâkat!..
· Ne kadar sadâkat o kadar huzur
· Birbirinden Ayrılmaz
· BABALAR DİKKAT!
· ANALARIN AYAÐI ALTINDA
· Âfakî ve Enfüsî Mücadele / 31. 01. 2004
· BAYRAM VE HUZUR
· İnsanı vuslata getiren nedir?
· Allah'ın zikri yeter
· Akıl erdiremiyorum
· Urucun nüzûlün yolu
· Þiarımız, Ceza Değil; Aftır!
· Hakikatin elbisesi
· Hz. Muhammed (s.a.) Neyi Getirdiyse…
· Namaz Kılmak
· Oruç tutmak
· Hacca Gitmek
· Zekât Vermek
· HADDİNİ BİLMEK
· Birbirinden ayrılır mı!
· TAKLİTTEN TAHKİKA
· Müminler kardeştirler
· İslâm’da, imanda kardeşlik
· KUTLU DOÐUM
· Kalplerin huzura kavuşması
· İman ve amel-i Salih
· sevginin hâkim olması
· Zorlukları hâlleden ne?
· VAR ONLARLA KAL
· Nâr Nura Döndü mü?
· Engelleri kaldırmak
· Temizlik imandandır
· Tek düşüncemiz…
· Allah'ın zikri yeter
· Melâmeti anlatmak
· BİR MELÂMİ NASIL OLMALIDIR!
· Melâmet bir meşreptir
· Melâmet anlayışımız
· Melâmet’in özünü Muhafaza
· İlâhî aşk
· Seyyid M.Nurül Arabi Efendi Hazretleri
· Niyazi-i Mısri Efendi Hazretleri
· Pirizrenli H. Ömer Lütfi Efendi Hazretleri
· Hasan Fehmi Tezdoğan Efendi Hazretleri
· Ahmet Kumanlıoğlu Efendi Hazretleri
· Kurban Bayrami Mesaji 10.01.2006
· Muhterem İmam Efendiler ve Sevgili İhvanlarım
· 05.10.2006 Bayram Mektubu
· 12.10.2006 Ramazan sonrası uyarı mektubu
· Melametin Tanimi
· Ey Allah için yaratılan Hz. İnsan!
· Yürü Yavrum, Sen, Hak Resulün İzinden Yürü!..
· Dostlarıma
· İzmir, 28. 12. 2006
· İzmir, 04. 01. 2007
· Allah’ın ahlâkıyla ahlâklanmak!..
· Mânevî Mes’uliyetin Ağırlığı!..
· ZİKİRSİZ OLMAZ!
· Zikir ne yapar?
· Ana temel ihmâle gelmez
· Gizli Þirkten Kurtulmak / İzmir, 07. 02. 2007
· Yare Vuslat Ettiren Telkin / İzmir, 18. 02. 2007
· Hakikat İlmi, Mensuplarına Verilmeli! / 22. 02. 2007
· NİÇİN "MUHAMMEDİ MELAMİYİZ" DİYORUZ! / 08. 03. 2007
· Yokluğu Sermaye Etmek! / 22. 03. 2007
· HAK DOSTLARININ KÖKÜ KESİLDİ Mİ? / 25. 03. 2007
·  CANIM ANACIÐIM! / 26. 03. 2007
· HAYAT NEHRİNDEKİ HALİMİZ!.. 05. 06. 2007
· Þeriatla Hakikat: Beden ile Ruh! / 06. 06. 2007
· MEYVELİ AÐAÇLAR: İLİM SAHİPLERİ!.. 12. 06. 2007
· AMAN DOSTLAR, DİKKAT!.. 20. 06. 2007
· İYİ İNSAN OLMAK... / 22. 06. 2007
· HAKİKAT KAPISINI ARALAMAK... / 25. 06. 2007
· ALLAH'A MUHATAP: İNSAN! / 28. 06. 2007
· GÖNÜL KALESİNE TEVHİT BAYRAÐINI ÇEKMEK / 12. 07. 2007
· GÖZÜMÜZE HİÇBİR ÞEY PERDE OLMASIN! / 29. 11. 2007
· KOMÞU KARDEÞTİR, AYRICA DA MÜ'MİN KARDEÞTİR! /10. 12. 2007
· KURBAN BAYRAMINIZI TEBRİK EDERİM! / 19. 12. 2007
· Akl-ı Selim / 14. 01. 2008
· HEM ALLAH'A HEM DE HZ. MUHAMMED (A.S)'A TABİ OLALIM 15. 01. 2008
· SOHBETLERİ ANLAYABİLMEK!..
· GÜZEL AHLAK / 27. 02. 2008
· DÜNYA-UKBA PAZARINDAN GEÇMEK! / 27. 02. 2008
· KENDİNİ BİLMEK / 06. 03. 2008
· HAK MÜRÞİDİN KIYMETİNİ BİLMEK! / 12. 03. 2008
· İLAHİ DÜZENE HİZMETTE KATKIMIZ OLMALI! /10. 07. 2008
· EN BÜYÜK DÜÞMAN! / 20. 07. 2008
· SEVGİLİ DOSTUM HACI ALİ EFENDİ / 21. 07. 2008
· ÞERİATIN İÇİNDE HAKİKAT MEVCUTTUR
· SEVGİLİ DOSTLAR
· 17. 11. 2009 tarihli mektup
· HAYIRLI BAYRAMLAR...
· 
· YA RAB, BİZİ UZAK EYLEME EVLAD-I RESULDEN
· SIR VE HİKMET HAZİNESİ İNSAN
· İYİLİKLERİN İNSANI OLALIM
· DERVİÞ KİMDİR?
· GÖNÜL YIKMAYALIM!
· TEVHİDE HİZMET
· ALLAHIN RAHMETİNE, MERHAMETİNE, MAÐFİRETİNE ÇOK MUHTACIZ!
· DERVİÞ OLAYIM DER İSEN / CAN MÜRÞİDİN TELKİNİYLE
· KENDİMİZİN GÜVENİNİ KAZANMAK
· ALLAH MUHABBETİ
· ZİKRULLAH
· YÜRÜ YAVRUM, HAK RASUL'ÜN İZİNDEN YÜRÜ!
· KUTLU DOÐUM
· MEVLA GÖRELİM NEYLER...
· NEBİLER SERVERİ AHMED GELİYOR
· CANLI ÖRNEK OLABİLMEK
· İNCİTME SAKIN
· DERVİÞLİK!...
· HİSSEDEBİLMEK...
· Ruhtan Ruh Alan Bizler
· SAFA GELDİN YA RAMAZAN
· BAYRAM MEKTUBU
· KURBAN BAYRAMI VESİLESİYLE...
· HALDE TEVHİD EDENLER!
· GÖNLÜMÜZDE DOÐSUN HER AN!
· iNSAN: GÜZEL VARLIK!
· HUZURDA OLDUÐUMUZU İDRAK EDELİM!
· HAYIRLI RAMAZANLAR OLSUN!
· NEDİR EN ZOR ÞEY?
· DALGAYI DENİZİN, DENİZİ DE DALGANIN DIÞINDA GÖRME!
· O SENDE İKEN, SEN O'NU GAYRIDA ARAMA!
· ALLAH'IN YAKINLIÐINI YAÞAMAK!
· VARIRSIN VAHDET İLİNE
· KUTLU DOÐUM
· Dostlarımızı Ziyaret!
· Bereketli Ziyaret!
· DOSTLARIMIZI ZİYARET!
· DOSTLARIMA

Toplam 197 kayıt var

Anasayfa | Kur'an-ı Kerim | Videolar | İlahiler (mp3) | İlahiler | Hatıralar | Mektuplar | Sohbetler | Öz Geçmişler | Kullanım şartları

©2002 Tasavvuf Derneği Tüm hakları saklıdır.