TD Menü
 Anasayfa
 Sohbet Videoları
 Sesli Sohbetler
 Sohbetler
 Sesli
 ilahiler
 Mektuplar
 Hatıralar
 Öz Geçmişler
 İletişim
Canlı Yayın
Canli Yayini izlemek için tiklayin

Canlı yayın tarihleri:
Cuma: Cuma namazı sonrası (İzmir'e göre)
Cumartesi: 20.00 - 22.00
İlahiler
·Lâ ilâhe illallah.
·Aşk ile Allah dedikçe.
·N’olur halim Cân Sultanım !
·Hak’tır bizim sevdiğimiz
·Bize lütf-i Hüdâ’dır bu!
·Hû derim Allah
·Aşkın bana ver Allah’ım,
·İlhâm ihsân et Allah’ım!
·Ya Rab! Sen bu zâtın hikmetin bildir
·Ma’nâya gel ma’nâya.
·Cânım kurban cânânıma.
·Her yüzden nazarım sen.
·Dikkat et dostum, şekle aldanma.
·Hamd ederim, Mevlâm sana.
·Uzak durma yakın gel
·Zâhir bâtın Hû’dur Allah.
·Gel gitme yavrum gafil yoluna.
·Hidâyet Allah’tan, gayrıdan bilme.
·Allah Allah diye diye.
·Dedim: Elhamdulillâh!
·Yokmu bana el tutan?
·Gündüz gece arıyorum.
·Dîvâne gönül aşka tutuldun!
·Cânda cânânını incitme sakın!
·Gönüllerde binlerce ah u feryat var.
·Yüzüne bakan sende hiç gayrullah görmesin.
·Hak rızası bundadır.
·Davet Hak’tan duysana.
·Zikrederiz Allah deriz.
·Zaferin mübarek olsun kardeşim!
·Hamd et haline mü’minsin cânım.
·Mevlâm düşürme gaflete.
·Sevgili Habîbinin hürmeti için et zuhûr!
·Sâdık olan cânlar gelsin.
·Cân u cânânım merhaba.
·Bâtıl bizim neremizde?
·Pîr Seyyid’dir rehberimiz!
·Sadâkatle gel, tevhide boyan.
·Gönüldedir zevk u sefâ.
·Allah sana emretti.
·Gönül bize yârdan haber versene.
·Hak dostuna gayriyet hiç yakışmaz.
·Kerîmsin Mevlâm, duamız kabul et!
·Güzel ahlâk açar gönül kapısın!
·Âşık olana, Mevlâ cemâlini gösterir.
·Uyandır kalbini, şükret.
·Vicdân ile düşünsene!
·Nazarımız Hak’tır bizim
·Haremine gir, dedik de suç mu ettik?
·Bu âleme niçin geldin, görevin ne senin?
·İnsan olan anlar bizi.
·Hak aşkınız daim olsun.
·Kuvvet, kudret Mevlâ’nındır
·Hidâyet olmazsa Hak’tan,
·Niçin feryat etmez bilmem !
·Lâyık kul olmayı nasîb et bize.
·Yakar aşkın ciğerimi!
·Mevlâm hidâyet eylesin!
·“Re’sul hikmete mehafetullah”dır.
·Hak’tır bizim şuhûdumuz.
·Tevbe et, pişman ol de Allah Allah!
·İmdâda yetişti Pîr Sultanımız.
·Deme sakın: Ben dervişim.
·Þükürler olsun Mevlâ’ya!
·Sen vallahi cân u cânânımızsın!
·Essalât u vesselâm Muhammed Mustafa’sına...
·Sâdıklarla bile ol, gafillerle olma.
·Estağfirullah, tevbe Ya Rab! diyelim.
·Sevelim, sevilelim mü’min kardeşler.
·Îmânla ahlâkla varılır Sırr-ı Tevhid’e.
·Harfle savtle olmaz îfâ !
·Sabırla selâmet bulunur inan.
·Tevhidin özü budur.
·Þuhût, tefekkürle Allah diyelim Hû Allah.
·Allah sizden razı olsun!
·İlahi Mevlâm rızandan ayırma.
·Mevlâm yolun âsân etsin!
·Hak zikrini ihsân etsin.
·Sonsuz hamd ü senâlar Mevlâ’ya!
·Beni benden alan sensin.
·Lûtfet, kerem kıl cânânım benim!
·Sev mürşidi, gel sen bize.
·Emr-i Hak’tır ibadât u taat etmek,
·Kenz-i mahfinin sırrı onlarda.
·Þükrederim Rabbim sana.
·Gönlümüze giren bilir.
·Asker oğlum göreslendik.
·Çok şükür elhamdülillah!
·Paha olmaz asla size.
·Þükürler olsun Mevlâ’ya.
·Allah diyen âşıklarda kalmaz gam keder.
·Her an diyem Allah Allah.
·Hak sevgisi var bizde
·Sohbetimiz dost iledir.
·Sonsuz rahmet ruhunuza.
·Haccımız mübarek olsun kardeşim.
·Mutlu olur sizi seven.
·Kâmil îmân ver Allahım.
·Birdir Allah yok şeriki!
·Sonsuz şükür Rabbimize!
·Himmetine her an muhtacız Efendim!
·Bahr-i Ummân derler sana.
·Hak orucun kabul etsin.
·Buldum cânda cânânımı.
·Cânım Muhammed Mustafa.
·Rabbim sevgisine mazhar kılsın!
·Nazar kıl sen bu aleme, gör neler var...
·Gerçek insan, gündüz gece Allah der.
·Tenezzül, tevâzuyla gerçek insan bunlar.
·Ârifiyet ver Allah’ım!
·Halk içinde mecnûn olan dîvâneye bak.
·İlâhî Rabbim, hikmetinden suâl olunmaz.
·Ezelden Hak sözü vermiştir bunlar!
·Âşıklıktır rehber bize.
·“Hesap, muhasebemde vekilim Allah’tır” de.
·Gayemizi dil ifade etmekten acizdir.
·Hû, lâ ilâhe illalah.
·Hamd ü senâ Rabbimize.
·Cân u cânânımsın benim !
·Þâhit Mevlâm kalbimize.
·Merhametin sonsuz senin!
·Mahrum olmaz Allah diyen.
·Sen kendini ne sanırsın?
·Hû Mevlâm Hû Mevlâm, aşkın bana ver Mevlâm.
·Yuvalarında huzûr sevgi ver Allah’ım!
·Hak mürşidden aldık ilham.
·Hak Lâ ilâhe illâllah...
·Kelâm anı anlatamaz.
·Hak hidâyet etmedikçe
·Telkînimiz rehber bize.
·Þâh-ı Merdân’ı önder bilelim.
·Hak zikrini verdin bize.
·Bize sâdık olan gelsin.
·Bir lâhza ayırma beni senden!
·Hak mürşitten olur ihsân.
·Himmet edin dostlar bize.
·İkrâm eyle, gül yüzüme.
·Ne güzeldir ne güzel!
·Ey Rabbim bizi mahrûm-i dîdar eyleme!
·Bizi sevgine lâyık kıl Ulu Mevlâm!
·Himmet olur inan, şüphen olmasın.
·Gerçek insan işte bunlar.
·Gel ey yolcu dinle sohbet.
·Hak Mürşidi bilmedikçe.
·Âsân olur yollar sana.
·Ne güzeldir, ne güzeldir!
·Rahmetinden mahrûm etme!
·Cân mürşitten olur ihsân.
·Sen öğrettin Cân Sultanım!
·Dosta vuslat etmek için.
·Allah Allah diye geldim!
·Beni ifna eden sensin,
·Gelin yavrularım tevhide gelin.
·Hak’tır bizim sevdiğimiz.
·Mürşidimin telkînidir.
·Emre mutî olur isen,
·Hak mürşitten olur ihsân!
·Bilmek için sâdık gerek!
·Mutlak îmân telkîniniz!
·Zikret Hakk’ı, gir meydana.
·Sonsuz hamd ü senâ Mevlâm!..
·Biz, Melâmi kurbanıyız.
·Tut elimiz ezel-ebed.
·Yol ver bize ulu dağlar, geçelim!
·Zikret Mevlâ’yı Mevlâ’yı!
·Boşa durma, hikmet ara.
·Cemrelerin var hikmeti
·Bize âşık, sâdık derler.
·Ne güzeldir insan olmak,
·Kâmil îmân kalbimizde.
·Nice yüz bin hamd ü senâ!
·Rabbim rızandan ayırma.
·Hak Erenler, aşka çare var mıdır?
·Sultanımız vardır bizim.
·Dikkat et kendine gel!
·Cân mürşidim cânım feda!
·Gelin Dostlar, aşk ile ALLAH diyelim!
·Kerîmsin, Rahimsin Ulu Mevlâm!
·Ya Rab, kul olabilmek için tut elimiz!
·Dikkat et, sakın taş atmayasın!
·Ulu Mevlâm, hikmetlerinden suâl olmaz!
·Hakk’ın zikriyle feth u bâb olur dostlar.
·Kur’an-ı Kerim’in ikiz kardeşidir.
·Bunlar, salât-ı daimün’dedirler.
·Allah şerrinden korusun!
·Derdimin dermânısın Efendim.
·Açar güller handân olur.
·“İhdinas sırate’l-müstakim”den gidenlerdir.
·Cânda cânânla tevhit etmenin ta kendisidir!
·Enfüste, âfâkta ne varsa Hakk’ındır.
·İhvânımız urûç, nüzûl etmenin sırrını bilirler.
·Hak’la bâtılı seçen îmânımız var!
·Hakiki insan, Hakk’ı, bâtılı fark edendir.
·Dinin ahkâmı Þeriat’tır.
·Kerim Allah, Rahim Allah!
·Vatandaki bayram başka!
·Allah Hak yolda bize anlayış versin.
·Bayrağımın sallandığı yerdir vatanım.
·Hak Resûl’e erem dersen.
·Mürşidimin nasîhatı.
·Nasip eyle Mevlâm bize!
·Allah gönlünüzün muradını versin.
·Lütfet, kerem kıl âciz kuluna!
·Allah deyin huzûr bulun!
·Allah Allah Kerim Allah!
·Sermayemiz sadâkattir,
·Ne güzeldir derviş olmak!
·Emre mutî olmak gerek.
·Þirk-i hafîden bizleri koru Mevlâm!
·Hakk’ın muhâtabı insan.
·Gül bizimdir, gül kokarız!
·Cânım kurban Mevlâm sana!
·Ruhundan ruh verdin bize.
·Dikkat eyle, sohbet dinle!
·Kullarının suçuna bakmazsın Mevlâm!
·Takdire razı olanlardan et bizi!
·Sadâkatın rehber senin.
·İmtihandır dikkat eyle!
·Huzûr ver Allah’ım ümmet-i Muhammed’e!
·“Vatan sevgisi îmândandır!” bunu bilelim.
·İslâm’ın dışında yol arayanlar.
·Dervişler güzel ahlâkla sevilirler.
·Yolunuz açık olsun!
·Fenafillâh vardır bizde.
·Tevbe, istiğfar var dillerinde.
·Bize hayat O’ndan gelir.
·Sana saygı şeref bize!
·Derviş olamaz derviş !
·Ben beni bilmenin hayrâniyem!
·Ben sanırdım zikrederim.
·Þayet dervişim dersen.
·Her gününüz bayram olsun !
·Gel, Melâmet sırrına gel...
·Ya Rab, bizi uzak eyleme Evlâd-ı Resûl’den!
·Sâdık kul ol, gel sen bize.
·Yürü yavrum, sen, Hak Resûl’ün izinden yürü !
·Bilen, bilinen birdir.
·Halde tevhid edelim.
·Þekilde kalma, gel ma’nâyı fehmet!
·Aşkta mihmânımdır benim.
·Hak yolunun sâdıkıyız.
·Melâmiler derler bize.
·Halk yüzünden Hakk’ı sevsin.
·Zikrederim Allah derim.
·Razı olur Rabbin senden.
·Râbıtamız Hak’tır bizim.
·Hak o zaman razı olur!
·Hakk’ın takdîrine razı olacaksın!
·Güzel ahlâk yolun açar.
·Hikmetler var dervişlikte
·Gelin dostlar muhabbete!
·Bağlantısı zikrullahtır.
·Güzel ahlâklarıyla sevilir bunlar!
·Perde hicap olmaz size.
·Kâmil îmân buna derler!
·Âşık, sâdık, ârif insan!
·Dostun haremine aşkla girenleriz!
·Dosta vuslet etmek için
·Ehl-i tevhit derler bize.
·Sevgilinin sohbetine gönül verenleriz!
·ALLAH diyen dil var bizde.
·Kur’an-ı Kerim’de hikmetler vardır.
·Mürşidin himmetiyle ilhâm olur Hak’tan bize!
·Keyfiyeti anlatamam!
·Telkînimiz mutlaktandır, renge şekle aldanmayız.
·Mürşidimin ikrâmıdır!
·Yüzünüze âlem hayran!
·İhsân eyle dervişlere!
·Nasip etti Mevlâm bize!
·Hak Resûl’ün vatanıdır.
·Lebbeyk Allahümme lebbeyk!
·Tefekkürle Allah deriz.
·Gel dervişim zikredelim.
·Gönül eri dervişlerdir.
·Lütf-i Hüda’dır,
·İstiyorum, ilâhiler yazayım,
·Anlatılmaz hâlimiz var!
·Cânım, ruhum mürşidimdir!
·Sâdık kuldan hacı olur.
·Haccen mebrûr inşaAllah!
·Gel dervişim bilişelim!
·Her hâliyle örnek insan!
·Aşkın bana hayat verir!
·Hak nûruyla çok güzelsin!
·Güzelliğin anlatılmaz!
·Ehl-i tevhit nâra yanmaz.
·Lütfeyle Mevlâm bize.
·Dervişlerin emelidir!
·Râbıtanda bulacaksın
·Hak erenler safındadır.
·Melâmileriz!
·Melâmiyiz, zikrederiz.
·Þifa olan telkîn bizde!
·Emre sâdık olmak gerek!
·İlhâm olur Mevlâmızdan!
·Haşret Mevlâm ihvânımız!
·Kar kapadı yolumuzu.
·Ulu Mevlâm bizi mahrum eyleme!
·Sonra pişmanlık fayda vermez...
· Emre sâdık dervişleriz
·Dosta vuslat etmek için
·Hak erenler bu yoldadır
·Hak mürşidin telkîniyle
·Hû desin Mevlâm
·Nasip eyle Mevlâ cümle ihvana
· Allah diyelim Allah
·Hak yoldadır can dervişler

Toplam 307 lahi kaytl
Kasm 15, 2005 01:45 CST

Zorlukları hâlleden ne?

11302 Okunma
  Bu Sayfay Yazdr   PDF Dosyas Olutur   Bir Arkadana Gnder


Nefsine ârif olmak

Cânanı canda bulmak

Her yüzden onu sevmek

Ne güzeldir ne güzel

 

 

 

 

Zorlukları hâlleden ne?

 

 

Esselâmualeyküm

Sevgili Kızım, Dervişem ve Aile Birliği!

Allah cümlenizi saadet, selâmet, huzur, sevgi, muhabbetle memnun eylesin.

Þu anda kâtibim, mektubunuzu ve ilâhîlerinizi bana güzelce okudu. Çok samimi ifadelerinize sevindim, memnun oldum. Memnuniyetim, Allah ve Resûlü’nün rızasını tahsil etmeniz olacak. Gönülde yer tutmanıza, sevginin insanı, iyiliklerin melek annesi olmanıza can ü gönülden dua ve niyâz ediyorum.

Kıymetli Dervişim!

Allah’ın sır ve hikmet hazinesi, insandır. Bu insan varlığı, Allah'ın sıfatlarıyla süslenmiştir. İnsan bunu idrak edebilirse, ona yeter. Allah, insanı kendine muhatap seçmiş, sıfatlarıyla süslemiş, insanı medhüsenâ etmiş. Dağların kaldıramayacağı kadar kutsî ve ulvî emâneti insana ikram, ihsan etmiş. Bu kutsî ve ulvî hakikatleri idrak etmek, mânâsını anlamak, hâlde tevhid ederek şahadet getirmek, Allah bütün dostlara ikram, ihsan eylesin.

 

Derviş Kızım!

Allah'a gönül vermiş kızım!

Nefsânî olan bütün kötülüklerden arınmış, fenâ-yı tamda bekâya ermiş, Allah'ın “Sevdiğim kulumun diyeti olurum.” ifadesine göre Hakk’ı diyet eden derviş kızım!

Sizde sevgilinin emâreleri, işaretleri gözükmekte. Bu da sadâkatinizin, Allah'a bağlılığınızın ifadesidir. Mektubunuz ve ilâhîleriniz beni hayretlere düşürdü. İnşallah çok daha kemâlli, irfâniyetli mektuplar, ilâhîler yazacaksın.

Ben sizin yalnız kendinizi kurtarmanızı değil; çevrenize nur saçmanızı, karanlıkta kalmışlara ışık tutmanızı istiyorum. Peygamber Efendimiz (s.a.) buyuruyor ki: “İnsanların hayırlısı, insanlara iyilik edendir.”

Çevrene iyilikte yarışacaksın yavrum. Nasihatlerinde hep Allah'ın emri, rızası doğrultusunda ifadeler kullanıp yolunu şaşırmışlara, çıkmaza girenlere hedef gösterip öncülük edeceksin inşallah!

Benim, dervişlerimden istediklerim:

* Kadere rıza, emr-i Hakk’a itaat ederek Hak yoldan yürüsünler

* Halkı sevsin, Hakk’ı sevsinler.

* Niçin, niye, nedenlere hiç takılmasınlar.

* Tenezzül, tevâzuda yarışsınlar. Öyle mütevazı olsunlar ki Allah'ın rahmetini coştursunlar.

Tevâzu göstereni Allah yüceltir. Kime tevâzu gösterirsek, Hakk’a göstermiş oluruz. Sultanlar sultanını her zerreden tanıyalım. Halk onun dışında bir varlık değildir. Halkı sevelim ki Hakk’ı sevmiş olalım. İnşallah bu yazdıklarımız kâğıtta kalmaz da gönlümüzde etki yapar, haliyle hâllenir, yaşantısına gireriz.

 

 

Sevgili Kızım!

Size ikram, ihsan olunan; tevhid ilmi, mânâ ilmi. Bunu ilerde idrak edeceksiniz inşallah! Merâtip ve makâmatları gördüğünüz zaman.

Bu hakikate eren Hak dost buyuruyor ki:

Eğer bir can ise hüsnün pahâsı

Nice yüzbin anın olsun fedası

Ve yine Hak dost buyuruyor ki:

Duysa bunu şâh-ı cihan

Katresine verirdi ol can

Olmaz paha kevn ü mekân

Bu tevhidin lezzetine

Yâni dünya, ukba bu tevhidin lezzetine, aşk ve muhabbetine paha olmaz. Bu, sevgilinin yüzünden perdeyi kaldırır. Kişiyi naz ve niyâza, ol dost ile vuslata getirir. Allah bütün dostlara ihsan, ikram eylesin.

Þimdi diyeceksin ki:

- Anladık; ama bu hâle nasıl gelinir? Yahut mürşit, insanı bu hâle nasıl getirir?

Hak mürşit tevhidi telkin edecek. Derviş telkini Hak’tan alacak. Hak mürşidin emriyle al denileni alıp at denileni atacak.

Biz, siz evlâtlarımıza, dervişlerimize neyi atın deriz? Attıktan sonra neleri alın deriz? Çünkü dolu kabı boşaltmadan, gerekeni o kaba koyamayız. Hak mürşit ile ahitleşip ders alana ne der mürşidimiz?

Bize “Nefsânî olan, nefisten, benlikten kaynaklaşan, gurur, kibir, benlik, nispet fiiller, nispet sıfatlardan, nispet vücuttan geçin.” der. “Soyunun şirkten, benlikten.” Hak kelâmıyla sohbet eder. Telkini Hak’tan verir. Emrine itaat, telkinine sadâkat görevimizdir.

Bu mücadelede muzaffer olup bu soyunmayı yapana, Hak yolunda fedakârlık yaparak, benliğinden geçip Hak varlığına ulaşan sevgili kuluna Allah “Ben sevdiğim kulumun diyeti olurum.” der. Ben onun işiten kulağı, gören gözü, tutan eli, söyleyen dili ve ben onun diyeti olurum.”

Allah’la kulun burada öyle bir kaynaşması var ki öyle bir bağlılıkları var ki bunun ânı cihanı değer. Bu, tarife girmez bir hâl. Cihanın şahı katresine bin defa canını verir.

Muhterem dervişim ve dervişlerim!

Allah aşkına, Hak Resûl aşkına:

Aç gözünü hikmetle bak

Görünen değil mi Hak

Fehmi’nin sözü mutlak

Zâhirim dedi Allah

Ne garip şeydir ki haberi gözü âmâdan sorarlar. Haberi gözü açık, şirk fiilinden, şirk sıfatından soyunmuş, tecellî-yi efâl, tecellî-yi sıfat ve tecellî-yi zata mazhar olmuştan sor. Haberi sorarsan ki sor sor, vuslat edene sor. Dostun diyarından haber verebilecek âşık, sâdık insana sor. Ki sorma gözü âmâdan.

Derviş Kızım!

Size yazdığım bu mektup, sizi aşar, biliyorum. Ama sizde, mektubunuzda alâmetler görüyorum. İnşallah bir gün bunları aşkla, zevkle okuyacaksın, yaşayarak okuyacaksın. O zaman çok çok memnun olup bana da kâtibime de dualar edeceksin.

Biliyorum, şimdi bir soru sormak istersin bana:

- Hacı Baba, senin bu işte çıkarın ne? Gece gündüz mektuplar, cd’ler, sohbetler, muhabbetler… Doğrusu nedir, ne istiyorsun? Öyle mektuplar yazıyorsun ki öyle yazılar yazıyorsun ki insan vücudunda ihtilâli gerçekleştirecek!..

Evet evet, hanım kızım!

Çok güzel anlamış, çok güzel soruyorsun. Tek arzu ve isteğimiz: Genç yavruları; nefsin, nispetin, gururun, nefs-i emmârenin kötü emellerinden kurtarıp Allah ve Resûlü’ne dost etmek. Bu tehlikeli ortamda Allah'a dost kazandırmak! Öyle bir dost ki suskun dili Allah der. Nefs-i emmârenin esaretinde mahkûm olan göz, bu sefer Allah'ın nuruyla nazar eder, cemâl-i yâre bakar.

Sevgili dervişlerim, zarar hanesinden Allah'ın zikri, Hak mürşidin telkiniyle kâr hanesine geçerler. Bu öyle bir telkin, öyle bir tövbe, öyle bir nasihat ki kahrı lütfa, nârı nura çevirir. Muhasebeden, muhakemeden sahibini şahadet âlemine yükseltir. Görerek, bilerek, yaşayarak şahadet verdirir. Allah'a böyle bir dost kazandırmanın ne büyük mutluluk olduğunu akl-ı seliminize bırakıyorum.

Allah bir soru sorarsa ki:

- Ne yaptın?

- Nefsin esaretinden şu insanları, rızanız doğrultusunda, zikrinizle, muhabbetinizle kurtarıp size ve Resûlünüze dost etmenin sevinci içerisindeyim Ulu Sultanım!

Allah bizleri kendinden ayırıp gaflete düşürmesin. En büyük cehennem Allah'tan uzak kalmaktır. Yoksa cehennemi küçük mü görürsün? Yoksa ondan korkmu- yor musun? Yapma dervişim!..

Allah, Allah diyen insanı methetmiş, cehennemi değil. Allah bizi zikirsiz, fikirsiz, tefekkürsüz bırakmasın. Allah'ın zikriyle ne nârlar nura döndü, ne kahırlar lütuf oldu… Sevgili dostlarla kurarız halka-yı zikri, aşkla, zevkle Allah deriz. Nâr, nura inkılâp eder. Kahırlar, lütuf olur.

Sevgili Hak yolcusu!

Allah'ın zikri, Allah'ın muhabbeti, Allah'ın sevgisi bütün müşkilâtları hâll u âsan eder.

Ulu Sultanım! Ey âlemleri yaratan, yaşatan sevgili mâhım!

Azamet-i İlâhîyen hakkı için, perdelerinden öte geçip canda cânanla vuslat eden dostların hakkı için, aşkımızı, zevkimizi, ilhamımızı bol bol ihsan eyle.

Bir ve beraber olduğumuzu ilân ediyorsun. Bu aşkı, bu zevki, bu mânâyı bize idrak ettir, yaşat ulu sultanım!

Bu hâle gelen dervişanımız,

Geçmeyecek onlar sırat

Vermeyecek onlar hesap

Mürşide verdiler hesap

Hep gördükleri dîdar, cemâl, olur.

 

Uzak değil çok yakınsın.

Yemin ederim canda, gönülde sen varsın.

Anladım ki sen, benmişsin.

Böyle olduğu hâlde nedir benim ah u feryadım? Ne istiyorum? Yoksa gözü kapatıp da âlemi karanlık mı zannediyoruz?..

Ey Hak Yolcu!

Aç gözünü hikmetle bak

Görünen değil mi Hak?

Hakk’ın sözüdür mutlak

Zâhirim dedi Allah

Muhterem Dostlarım!

Sevgili Hak yolcuları!

Yazılarımız, mektuplarımız her okuyuşta size değişik mânâlar verecektir. Bir gün, okurken hayretlere düşeceksiniz. Dünya-ukbadan geçeceksiniz. Aklın, tefekkürün, zekâ ve kabiliyetin idrâk edemeyeceği bir hâl tecellî edecek. Mürşidimin buyurduğu gibi:

“Sen ben, ben sen olmuşuz hem” zevki, anlamı, mânâsıyla bir devr-i âlem olacak ve olmakta…

Ulu Sultanım!

Hâlde tevhid etmek, görerek, bilerek, şahadet vermek, ol dost ile hemdem olarak zevk u safaya ermek, Hakk’ı Hak ile efâl, sıfat ı zat ile tevhid etmeyi ihsan eyle Mevlâm.

Çok şükür Hak mürşidin telkiniyle nâil olduk. Hak zâhir, halk bâtın “sırr-ı feeynema” Nereye dönsen hemen Allah. Bu yüzden hâli yer yok. Hû derim, ya Hak derim. Ya Hayyel Kayyûm derim. Ev ednânın bahrında her nefes derim Allah.

Cebrail’in buradan öteye geçemeyeceği hâli mi öğrenmek, sormak istiyorsun? O, dille söylenmez ve anlatılamaz. Akıl, zekâ, kâbiliyet onu idrak edemez. Zevk edilip yaşanılır, ama lisâna, harfe, kelâma dökülemez.

Hâlden öte hâlle hâlleşenler, zevkten öte zevkul- lah ile hayat bulanlar, dünya-ukba pazarından geçip ol dost ile halvet edenler!

Lütfen ve keremen bulunduğunuz makam hakkı için, dervişanıma himmet edin, tutun ellerinden, sırattan, mizandan geçirin. Ol dost ile halvete getirin…

Hak dostların himmetidir güneş doğar, karanlıklar zâil olur. Öyle Hak dost ki Hakk’ı diyet etmiş. İlâhî hazinede tasarruf sahibi.

- Bu hâle nasıl geldiniz, nasıl getirildiniz? Lütfen…

- Melâmet ilmi, ilm-i Ledün, hakikat ilmi, elbette ifşa edilemez, nâehle anlatılamaz.

Ehil olmamızı, ikram eyle, ihsan eyle sultanım. Varlığını, benliğini ilân edecek, vuslatın zevk u safasını yaşayacak, kesret vahdet tevhid ederek mânâ âlemine geçecek sevgili dostları dünyamızdan hiç eksik etme. Hurafattan, şüpheden âri olmuş, (sıyrılmış) zat-ı İlâhîyenizi, gönüllere eksiksiz aktaracak olan Hak mürşitlerin himmetlerini üzerimizden bir an olsun eksik etme.

Biliyorum biliyorum himmet olan zikri verdiniz. Hz. İsa’ya Ruhullah, Hz. Musa’ya Kelimullah, Hz. İbrahim’e Halîlullah telkinini ihsan ettiniz. Habîbin, sevgili Muhammed’ine bu telkin ile Habîbullah dediniz.

Zat-ı Vahdaniyetinize yemin ederim ki bu telkin hiç susmadı, hiç tazeliğini kaybetmedi!.. Hâlde tevhid edenler, bu hâl ile hâllendiler, yaşayıp zevk u safasına erdiler.

Dünyayı ayan beyan gören hakikat ehli bazen naz eder, parmağının ucunu gözünün üzerine kor da “Haberim yok!” der, “Karanlık her yer.”

Geldi kâmil himmetiyle zanları, evhamları, şüpheleri kaldırdı. Kelâm-ı Hak’la bize sohbet verdi.

Keyfiyeti ifade edecek söz bulamazsın. Bulsan da söyleyemezsin veya muhatap bulamazsın.

Bu zat-ı muhteremleri bu hâle getiren, Hakk’ı diyet eden Hak mürşitlerin telkinidir. Þeriatın ahkâmı, Hz. Muhammed’in (s.a.) güzel ahlâkıdır. İlm-i Ledün, telkin edilen kitap ve hikmet ilimleridir. Dervişanın, Hak mürşidin telkinine sadâkat, emrine itaat göstermesi, al denileni alıp at denileni atmasıdır.

Selâm, sevgi ve dualarımla Allah'a emânet olunuz!

 

 

15. 05. 2005

 



Telif Hakk © Tasavvuf Derneği
Tm Haklar Sakldr.


Kategori: Mektuplar
Anahtar Kelimeler: Yok
aretle: Share/Save/Bookmark

[ Geri Dn ]
E-Kitaplar
Bir Ayet

4.120. (Þeytan) onlara söz verir ve onlarý ümitlendirir; halbuki þeytanýn onlara söz vermesi aldatmacadan baþka bir þey deðildir.

[ Nisâ Sûresi:120]
Kimler Bağlı
Ho geldin, Misafir
Üye adı
ifre
 

Kayt Ol
ifremi Unuttum
Sitemizde uan:
30 Ziyareti, 0 ye
Toplam 30 kişi var.
Arşiv
· Efendiyle Hemdem Olma
· Küçükköylü Ahmet Efendi'yle İlgili Hatıra
· Hacı Dursun Efendi'yle İlgili Hatıra
· Benim Yıkadığım Cennete Gider
· Gençlerden Beklenenler
· Akıldır kişiyi mesul eden
· Ey Allah İçin Yaratılan İnsan!
· Nedir Þeriat?
· Bu Halimizle mi?!.
· Demek hayrihi ve hayrihi ha!..
· Ehli Tevhidin görevi
· Zikrin önemi
· Yürü yavrum Hak Rasulün izinden yürü
· Hayatta En Güzel Þey: Huzur!..
· Hak Mürşidim Yol Gösterdi
· Sevgili Gençler
· Kadere rıza
· Mezarlığın Ötesinde mi?!.
· Kadere Rıza!
· Yolculuk! Yolcular!..
· Tarikatların Dejenere Oluşu!
· Vatan Sevgisinde Bir Vücut Olmak!
· Vücuda Hürriyetin Gelişi!..
· İki Zıt Bir Yerde Bulunmaz!..
· Yabanda Gezenlerden Olma!..
· Seni Sana Anlatmak!..
· Allah'ın Hikmet Hazinesi: İnsan!
· Niçin Seviyorum?..
· Muhterem Kimdir?
· Hak'tan Gayrı Değiliz!..
· Oğuz ve Sevda evladıma
· Sevgili Kızım
· Kader kaleminin bana yazdığı...
· Dilin Dikeni Kırılacak
· İyilik
· Rahmetin Yağışı
· Mürşidi Kamil
· Güzel Ahlak
· Hak Yolun Yolcuları
· Hakka Giden Hak Yolcuları
· Sevgili Dostlarım!
· Muhterem Dostlar!
· Hanım Kardeşler!
· Huzur, îmân-ı kâmilde
· Kardeşime ve Oğluma
· Zirve-yi Tevhide Giden Yolun Yolcuları!
· Ezelden ebede koşturan yolcu!
· Hayırlı Bayramlar
· Hüseyin Sabri Soyyiğit Efendi'nin Özgeçmişi
· Ana Temel İhmâle Gelmez
· Gayrullaha Düşürmesin
· Râbıtamız Hakk’adır.
· Fetih İki Kısımdır
· Kadere rıza ancak iman-ı kâmille…
· Gerçek iyilik!
· Hedefimize Ulaşabilmek İçin!
· İslâm’ın ana kaidesi
· EFENDİLERE HİTAP
· Kendine dönebilse...
· Bugünün yarını yok!
· Hacı Baba, neler yaptınız?
· İlk Emir: Oku!
· Selâm
· NE İSTİYORSUN!..
· KİÞİYİ HUZURA ÇIKARTAN ABDEST
· Melâmeti günlük hayata uygulamak
· Sadâkat sadâkat sadâkat!..
· Ne kadar sadâkat o kadar huzur
· Birbirinden Ayrılmaz
· BABALAR DİKKAT!
· ANALARIN AYAÐI ALTINDA
· Âfakî ve Enfüsî Mücadele / 31. 01. 2004
· BAYRAM VE HUZUR
· İnsanı vuslata getiren nedir?
· Allah'ın zikri yeter
· Akıl erdiremiyorum
· Urucun nüzûlün yolu
· Þiarımız, Ceza Değil; Aftır!
· Hakikatin elbisesi
· Hz. Muhammed (s.a.) Neyi Getirdiyse…
· Namaz Kılmak
· Oruç tutmak
· Hacca Gitmek
· Zekât Vermek
· HADDİNİ BİLMEK
· Birbirinden ayrılır mı!
· TAKLİTTEN TAHKİKA
· Müminler kardeştirler
· İslâm’da, imanda kardeşlik
· KUTLU DOÐUM
· Kalplerin huzura kavuşması
· İman ve amel-i Salih
· sevginin hâkim olması
· Zorlukları hâlleden ne?
· VAR ONLARLA KAL
· Nâr Nura Döndü mü?
· Engelleri kaldırmak
· Temizlik imandandır
· Tek düşüncemiz…
· Allah'ın zikri yeter
· Melâmeti anlatmak
· BİR MELÂMİ NASIL OLMALIDIR!
· Melâmet bir meşreptir
· Melâmet anlayışımız
· Melâmet’in özünü Muhafaza
· İlâhî aşk
· Seyyid M.Nurül Arabi Efendi Hazretleri
· Niyazi-i Mısri Efendi Hazretleri
· Pirizrenli H. Ömer Lütfi Efendi Hazretleri
· Hasan Fehmi Tezdoğan Efendi Hazretleri
· Ahmet Kumanlıoğlu Efendi Hazretleri
· Kurban Bayrami Mesaji 10.01.2006
· Muhterem İmam Efendiler ve Sevgili İhvanlarım
· 05.10.2006 Bayram Mektubu
· 12.10.2006 Ramazan sonrası uyarı mektubu
· Melametin Tanimi
· Ey Allah için yaratılan Hz. İnsan!
· Yürü Yavrum, Sen, Hak Resulün İzinden Yürü!..
· Dostlarıma
· İzmir, 28. 12. 2006
· İzmir, 04. 01. 2007
· Allah’ın ahlâkıyla ahlâklanmak!..
· Mânevî Mes’uliyetin Ağırlığı!..
· ZİKİRSİZ OLMAZ!
· Zikir ne yapar?
· Ana temel ihmâle gelmez
· Gizli Þirkten Kurtulmak / İzmir, 07. 02. 2007
· Yare Vuslat Ettiren Telkin / İzmir, 18. 02. 2007
· Hakikat İlmi, Mensuplarına Verilmeli! / 22. 02. 2007
· NİÇİN "MUHAMMEDİ MELAMİYİZ" DİYORUZ! / 08. 03. 2007
· Yokluğu Sermaye Etmek! / 22. 03. 2007
· HAK DOSTLARININ KÖKÜ KESİLDİ Mİ? / 25. 03. 2007
·  CANIM ANACIÐIM! / 26. 03. 2007
· HAYAT NEHRİNDEKİ HALİMİZ!.. 05. 06. 2007
· Þeriatla Hakikat: Beden ile Ruh! / 06. 06. 2007
· MEYVELİ AÐAÇLAR: İLİM SAHİPLERİ!.. 12. 06. 2007
· AMAN DOSTLAR, DİKKAT!.. 20. 06. 2007
· İYİ İNSAN OLMAK... / 22. 06. 2007
· HAKİKAT KAPISINI ARALAMAK... / 25. 06. 2007
· ALLAH'A MUHATAP: İNSAN! / 28. 06. 2007
· GÖNÜL KALESİNE TEVHİT BAYRAÐINI ÇEKMEK / 12. 07. 2007
· GÖZÜMÜZE HİÇBİR ÞEY PERDE OLMASIN! / 29. 11. 2007
· KOMÞU KARDEÞTİR, AYRICA DA MÜ'MİN KARDEÞTİR! /10. 12. 2007
· KURBAN BAYRAMINIZI TEBRİK EDERİM! / 19. 12. 2007
· Akl-ı Selim / 14. 01. 2008
· HEM ALLAH'A HEM DE HZ. MUHAMMED (A.S)'A TABİ OLALIM 15. 01. 2008
· SOHBETLERİ ANLAYABİLMEK!..
· GÜZEL AHLAK / 27. 02. 2008
· DÜNYA-UKBA PAZARINDAN GEÇMEK! / 27. 02. 2008
· KENDİNİ BİLMEK / 06. 03. 2008
· HAK MÜRÞİDİN KIYMETİNİ BİLMEK! / 12. 03. 2008
· İLAHİ DÜZENE HİZMETTE KATKIMIZ OLMALI! /10. 07. 2008
· EN BÜYÜK DÜÞMAN! / 20. 07. 2008
· SEVGİLİ DOSTUM HACI ALİ EFENDİ / 21. 07. 2008
· ÞERİATIN İÇİNDE HAKİKAT MEVCUTTUR
· SEVGİLİ DOSTLAR
· 17. 11. 2009 tarihli mektup
· HAYIRLI BAYRAMLAR...
· 
· YA RAB, BİZİ UZAK EYLEME EVLAD-I RESULDEN
· SIR VE HİKMET HAZİNESİ İNSAN
· İYİLİKLERİN İNSANI OLALIM
· DERVİÞ KİMDİR?
· GÖNÜL YIKMAYALIM!
· TEVHİDE HİZMET
· ALLAHIN RAHMETİNE, MERHAMETİNE, MAÐFİRETİNE ÇOK MUHTACIZ!
· DERVİÞ OLAYIM DER İSEN / CAN MÜRÞİDİN TELKİNİYLE
· KENDİMİZİN GÜVENİNİ KAZANMAK
· ALLAH MUHABBETİ
· ZİKRULLAH
· YÜRÜ YAVRUM, HAK RASUL'ÜN İZİNDEN YÜRÜ!
· KUTLU DOÐUM
· MEVLA GÖRELİM NEYLER...
· NEBİLER SERVERİ AHMED GELİYOR
· CANLI ÖRNEK OLABİLMEK
· İNCİTME SAKIN
· DERVİÞLİK!...
· HİSSEDEBİLMEK...
· Ruhtan Ruh Alan Bizler
· SAFA GELDİN YA RAMAZAN
· BAYRAM MEKTUBU
· KURBAN BAYRAMI VESİLESİYLE...
· HALDE TEVHİD EDENLER!
· GÖNLÜMÜZDE DOÐSUN HER AN!
· iNSAN: GÜZEL VARLIK!
· HUZURDA OLDUÐUMUZU İDRAK EDELİM!
· HAYIRLI RAMAZANLAR OLSUN!
· NEDİR EN ZOR ÞEY?
· DALGAYI DENİZİN, DENİZİ DE DALGANIN DIÞINDA GÖRME!
· O SENDE İKEN, SEN O'NU GAYRIDA ARAMA!
· ALLAH'IN YAKINLIÐINI YAÞAMAK!
· VARIRSIN VAHDET İLİNE
· KUTLU DOÐUM
· Dostlarımızı Ziyaret!
· Bereketli Ziyaret!
· DOSTLARIMIZI ZİYARET!
· DOSTLARIMA

Toplam 197 kayıt var

Anasayfa | Kur'an-ı Kerim | Videolar | İlahiler (mp3) | İlahiler | Hatıralar | Mektuplar | Sohbetler | Öz Geçmişler | Kullanım şartları

©2002 Tasavvuf Derneği Tüm hakları saklıdır.