Tasavvuf Derneği

İzmir, 24 02 2011

Esselamualeykum

Muhterem Dostlar,

İnsan öyle güzel bir varlık ki Allah insanı methediyor. Methe layık insan olmak pek de kolay değil. Þu insanı dünya ve dünyanın engellerinden geçirebilme, ukba pazarından geçirebilme. Þu insanı, Hz. İnsan yapabilme!

Niyazi Sultan buyuruyor ki:

Yıkıldı kala-yı fikrim, yapıldı din i imanım

Fenayım Hak’ta vallahi, ne bilim kaldı ne tanım

Niyazi Sultan, Hak'ta yok olmuş, fenafillaha uğramış. Hak mürşidin telkini Niyazi Hz.’lerinde ihtilal yapmış. Hak mürşidin himmetlerini Allah üzerimizden eksik etmesin.

İnsan vücudunda bir ihtilâl gerçekleşecek. Zanlar, evhamlar yıkılacak. Hakk'ın haremine girebilmek için Hak mürşidin telkini yolları açar; yeterli! Yeter ki biz telkine sadık olalım, emre itaat edelim.

Hak mürşid, herkese aynı telkini yapar, aynı dersleri verir. Anladık ama… Bir sürtüşme, bir çekişme vardır. Sende fazla, bende noksan ortada kavga nedir? Bu ortadaki kavga, gerektiği gibi fenafillah olmamaktan gelir. Derviş, Allah'a gönül vermiş, adımını göre göre atandır. Gerçek dervişin elinden, dilinden, azalarından kimseye zarar gelmez. Onlar halkı severler, halkın yüzünden Hakk'ı severler. Çünkü derviş süzülmüştür varlıklardan, elenmiştir benliklerden, var olmuştur Hak varlıktan. Allah sadık dervişlerin adedini çoğaltsın.

İnsanı insan eden, mürşid-i kamilin telkinidir. Mürşid-i kamil fenafillaha uğratır. Þirk fiilden fiilullaha, şirk sıfattan sıfatullaha, şirk vücuttan vücudullaha ulaştırır. Hak mürşid, dervişinin gönlünde, ruhunda ihtilal yapar. Dervişini kemale getirir. Onlar kesret vahdet tevhid etmişlerdir. Halkı, Hak'tan ayrı görmezler. Onun için halkı sever, Hakk'ı severler. Kesret vahdet tevhid ederler.

Aç gözünü hikmetle bak

Görünen değil mi Hak

Fehmi’nin sözü mutlak

Zahirim dedi Allah

İnsan vücudunda bir ihtilal gerçekleşecekse, muhakkak fenafillah mertebeleriyle olacaktır. Mürşidin rızasıyla, Allah'ın izniyle halledilmeyecek bir şey kalmaz.

Mürşit gerektir bildire Hakk'ı sana hakkalyakin

Mürşidi olmayanlar, vuslat-ı yarla halvet edemezler, harem-i ismete giremezler.

Peygamberimizden bugüne kadar hep mürşid-i kamil vasıtasıyla olmuş, kemale erilmiş. "Mutu kable en temutu" sırrı, ancak mürşid-i kamilin telkiniyle gerçekleşir.

Ey mürşidim cansın bana

Muhterem Dostlarım,

Tevhide bütün insanlığın ihtiyacı vardır. Þu insan, tevhid dersini Hak mürşitten alacak. Çünkü “Mürşid gerektir bildire Hakk'ı sana hakkalyakin” Mürşid-i kamilin tarif ve telkini, insanı huzura kavuşturur. Ehl-i tevhid, halkı sever; halkın yüzünden Hakk'ı sever. Ehl-i haldir, ehl-i zevktir, ehl-i manadır. Süzülmüş varlıklardan, elenmiş benliklerden, var olmuş Hak varlıktan.

Dostlarım,

Memleketin insana, kamil insana şiddetle ihtiyacı vardır. Onlar varlık benlikten geçmişler, kelam-ı Hak'la sohbet ederler. Vatan, insan-ı kamillerin omuzlarında yükselecek. Çünkü o kamil insanlar, insanların hayırlısıdırlar. Düşeni kaldırırlar. Fakirin elinden tutarlar. Açı doyururlar. Onun için Hak dost ne güzel söylemiş:

Melamidir evliya, dahi nice enbiya

Hem cihar-ı basafa, kendine gel hey kendine

İyi insanı terazi tartamaz. İnsan onu anlatamaz. Çünkü onlar, hal sahibidirler. Tevhidi yaşar, zevk ederler. O halleri, o zevkleri cihana bedel. İşte onlar için:

Geçmeyecek onlar sırat

Vermeyecek onlar hesap

Mürşide verdiler hesap

Hep gördüğü didar olur

Hep gördüğü cemal olur

Onların cemiyetlerinde, toplantılarında nefsani hiçbir hareket bulamazsın. Allah himmetlerini üzerimizden eksik etmesin.

Dostlar,

Öyle bir devirden geçiyoruz ki bazen bana “Dikkat!” kelimesi yetmiyor. Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: Müslümanın elinden, dilinden, azalarından kimseye zarar gelmez. Onlar kimseyi darıltmazlar, gönül yıkmazlar, iyilikte, hoşgörüde yarışırlar.

Muhterem Dostlar,

Gelin sevgide yarışalım, tatlı dilde, güler yüzde yarışalım. İyiliklerin insanı olalım. Halkı sevelim. Halk, insana hizmet etmek için koşturuyor. Bakkalı sevelim. Sabah erkenden bakkalını açıyor, kapısını suluyor, müşteri bekliyor. Kasabı sevelim. O da aynen bize hizmet için koşturuyor. Aşçılar, sabah erkenden çeşitli çorbalar, yemekler hazırlıyor. Bunlar hep insana hizmet! Saymakla bitiremeyiz. Bütün insanlar, insana hizmet için görevli. Allah insanları öyle yaratmış ki hep birbirlerine hizmette, birbirlerine bağlı. Melekler hizmet eder. İnsanlar hizmet eder. Gök kubbe hizmet eder, rahmetini verir. Allah'ın bu bitmez tükenmez nimetlerinin karşısında şu insanoğlu biraz dikkat etsin, hamd etsin, şükretsin, kul olduğunu hiç unutmasın.

Ulu Yaratanım,

Sana sonsuz hamd u sena. Lütfunla, kereminle bizlere ihsan ikram eyle.

Dostlar,

Allah'a gönülden bağlanalım. Her halde zikir, tefekkür ve düşünceden asla uzak durmayalım.

Allah bizi şükreden, hamd eden, zikreden, sevilen kullar zümresine ilhak eylesin. Bizi sevdiklerinden Allah hiç hiç ayırmasın. Amin!

HACI BABA

Hüseyin Sabri SOYYİÐİT

Zan evhamdan geçeceksin

Vahdet zevkin alacaksın

Hakk'ı şuhud edeceksin

Dosta vuslat etmek için

Sadık derviş olacaksın

Telkin ile gideceksin

Rabıtanı yapacaksın

Dosta vuslat etmek için

Kur'an ile gideceksin

Ender fena olacaksın

Ender beka bulacaksın

Dosta vuslat etmek için

Ruhundan ruh alacaksın

Hakk'ı diyet edeceksin

Mustakimden gideceksin

Dosta vuslat etmek için

Þuhud üzre duracaksın

Kendi nefsin bileceksin

Hak dostunu seveceksin

Dosta vuslat etmek için

Dünya ukba geçeceksin

Mahremine gireceksin

Can içre sevileceksin

Dosta vuslat etmek için

Mürşidinden bulacaksın

Rızasını alacaksın

Gönülde yer tutacaksın

Dosta vuslat etmek için

Çokça dikkat edeceksin

Sevilen kul olacaksın

Rabbim Allah diyeceksin

Dosta vuslat etmek için

Manâ eri olacaksın

İtimadın alacaksın

SABRİ manâ bileceksin

Dosta vuslat etmek için

24 02 2011