25. 06. 2001
Selâm, sevgi, muhabbetlerimle Sevda kızımıza, Oğuz evlâdımıza!
Cenâb-ı Hak’tan kemâl-i afiyet, sonsuz iyilikler dilerim yavrum.
Hanım Kızım, Sevda Hanım,
Telefondaki sâdıkane, samimiyetle ifade ettiğiniz İslâmiyeti yaşama, İslâm’ın şeriatıyla, ahlâkıyla, edep ve erkânıyla giyinmeyi va’d edişiniz ve bizden nasihat isteyişiniz bizi ve cemiyetimizi cân u gönülden memnun etmiştir yavrum.
İslâmiyeti yaşamak, Hak yoldan gitmek, helâli haramı fark etmek, yaratılış gayesini bilmek ne büyük şeref, ne büyük fazilet!
Hanım Kızım,
Cenâb-ı Hak sana çok temiz bir erkek ve iki tane de nûr topu gibi evlât vermiş. Bu büyük lütuf ve keremin karşısında ne kadar şükretsek, hamd etsek azdır yavrum.
Sevda Hanım,
Cenâb-ı Hak, en güzel insanı yaratmıştır. Aklın, zekân, kabiliyetin, gözünün görmesi, kulağının duyması, dilinin konuşması, sıhhat ve afiyet üzere olmanız... Söyle yavrum, bunlara paha biçilir mi?..
Mevlânın bu büyük lütuf ve kereminin karşısında O’na kulluk etmek, helâli haramı fark etmek, doğru yoldan yürümek, bu sonsuz nimetlerine karşı Mevlâmıza şükretmek insanî, ahlâkî görevimizdir yavrum.
Başınızın örtüsü, bir bez parçası değil, Allah ve Resûlü’nün emridir. Kılacağın namaz, tutacağın oruç kulluk görevimizdir. Ne mutlu Allah ve Resûlü’ne itaat edip, yolundan gidenlere!
Bakın yavrum,
İslâm bize kucağını açıyor. Biz; tatlı dilli, güler yüzlü, hoşgörülü, emre itaat eden, al denileni alan, at denileni atan olmalıyız yavrum. İslâm’ın temelinde sevgi var, tatlı dil var, güleryüz var, hoşgörü var, emre itaatla Allah’ın al dediğini alma, at dediğini atma var yavrum.
Hanım Kızım,
Ne mutlu o insana ki, doğru yoldan gider, nefsânî olan bütün kötülüklere dur, der, tatlı diliyle, güler yüzüyle, güzel ahlâkıyla Hz. Muhammed’in yolundan gider. İnsanlar arasında örnek insan. Sözüyle, sohbetiyle, güzel ahlâkıyla gönüller feth eden siz olacaksınız yavrum.
Hanım Kızım,
Hanenizi huzurlu, sevgi dolu, iyiliklerin yuvası, tatlı dilin, güler yüzün hane-i saadeti yapın yavrum. Diğer aileler size hayran olsun. Sakın ha, hanenize oldu-olmadı, dedi-demedi, niçin, niye, nedenler sokmayın yavrum! Birbirinize dilin en tatlısını, sözün en güzelini söyleyin. Size Cenâb-ı Hak’tan kemâl-i afiyet, çok çok iyilikler diliyorum. Size ve yavrularınıza dua ediyorum.
Bakın yavrum,
İslâm yolundan yürüdüğünüz zaman huzur bulacaksınız, sevgi, muhabbet bulacaksınız. Hanenizde bereket olacak. İyiliklerin insanı olacaksınız yavrum. Mevlâ sizi bütün kötülüklerden korusun ve muhafaza eylesin. Oğuz’u, sizi, yavrularınızı seviyorum, sevgimle, duamla sizi Allah’a emânet ediyorum.
Hanım Kızım,
Sana tevbe istiğfar yazıyorum:
Estağfirullah, estağfirullah el azîm, el kerîm, ellezî lâ ilâhe illâ hû, el hayyel kayyûme ve etûbu ileyh. İnandım Allah’a, inandım meleklerine, inandım kitaplarına, inandım resullerine, inandım ahiret gününe, inandım kadere hayrihî ve şerrihî min Allahi teâla vel ba’sü badel mevt hakkun, eşhedü en lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden Resûlullah. Allahümme innî, üceddidü îmânî tecdîden bikavli lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden Resûlullah. Bi rahmetike ya erhamer râhimîn.
Hanım Kızım,
Bu tevbeyi her gün okuyacaksın. Bu, sana çok büyük bir güç, kuvvet, îmân verecektir. İnşaAllah ilerde yine size mektuplar, sohbetler yaparız yavrum.
Allah'a emânet olun.