Tasavvuf Derneği MEVLA GÖRELİM NEYLER...

İzmir, 27. 04. 2010

Esselamualeykum

Muhterem Dostlar,

Kaderin çizgisinden gidiyoruz. Bu tecelliye itiraz edilmez. İbrahim Hakkı Hz.’lerinin buyurduğu gibi:

Mevlâ görelim neyler, neylerse güzel eyler.

Mürşid-i kamiller, Allah himmetlerini üzerimizden eksik etmesin, önce dervişlerine tevbe ettirirler, zikrullah verirler. Önce dervişin içindeki nefsani olan kötülükleri silip atmak için.

Ağız temizlenecek zikrullah ile. O zikir, bütün azaları temizler. İşte o zaman göz Allah'ın nuruyla nazar eder. Kulak muhabbetullah, Allah muhabbeti, dinler. Ayak Hakk'a yürür. Eller Allah'ın rızası doğrultusunda çalışır. Yani zikrullah, Hak mürşidin telkini insan vücudunda ihtilal yapar. Nefsanî olan bütün kötülükler yıkılır. Dervişin enfüsü, bir mücadele yeridir. Derviş bu mücadeleyi, bu cihadı Hak mürşidin telkiniyle kazanacaktır.

El vurur; vuran eli veren el haline getiren zikrullahtır. Bütün azalar nefsin esaretinde mahkum ise, bunlardan cehenneme yollar açılır. Kulak, göz, dil, el, ayak…

Geldi kamil himmetiyle has rumman etti bizi.

Nefsin yolunda olan azalarımız, Hak mürşidin telkiniyle Rahmaniyet’e döner. İşte o zaman dil zikir yapar, sohbet yapar. Göz Allah'ın hikmetiyle nazar eder. Eserde müessiri seyreder. Kulak muhabbetullah dinler. Ayak Hakk'a yürür. Eller düşeni kaldırır, açı doyurur, iyilikte çalışır. yani nefsî mücadelede muzaffer olur derviş. Cihad-ı ekberi kazanmış olur derviş.

Sevgili Dervişim,

Söyler kelam bakar sana

Görmez gözü hiç masiva

Vermiş gönül Hak'tan yana

Hep gördüğü didar olur, cemal olur

İnsan vücudu Hak'la-batılın, iyiliklerle kötülüklerin mücadele ettiği yerdir. Hak mürşidin telkini olan zikrullah ile inşallah gönül kalesini fethederiz. Kendimizde Allah ve Rasulünü söz sahibi ederiz. O zaman dilin en tatlısı bizde, sözün en güzeli bizde. Göz, o zaman Hakk'ın nuruyla nazar eder, dost cemalini seyreder. İşte o zaman derim ki:

Nefsî mücadelede muzaffer olan Hak dost,

Allah seni sevsin sevsin, kendinden hiç uzaklaştırmasın. Derviş halde tevhid edendir, tefekkürle zikredendir. Hak mürşidin telkiniyle nefsî mücadelede muzaffer olan dervişimize can u gönülden ma’şallah diyoruz. Allah himmetlerini üzerimizden hiç eksik etmesin. Amin!

Dikkat et, sevgili Hak yolcusu, sen basit birisi değilsin.

Gönül kalesine tevhid bayrağını çeken, kendisinde Allah ve Rasulünü söz sahibi eden, Hakk'ı diyet eyleyen sevgili dervişim, sizi tartacak kantar bulunmaz.

Bu telkinin kadr u kıymetini bilelim dostlar. İtibarımızı yükseltelim. Ender fenadan bekaya erelim. Gönlümüz Allah ve Rasulünün miracgahı olsun. İşte o zaman bu dervişimize sınır olmaz, paha olmaz. Uruç eder Hak sohbeti dinler. Nüzul eder Hakk'a kulluk eder. Bu zat-ı muhteremleri ziyaret ettiğiniz zaman velayetten Hak sohbeti dinlersiniz veya tafsilattan Hz. Muhammed’in sohbetini dinlersiniz. Bu zat-ı muhteremlere vahdet ve kesret kapıları açılmış. Kurb-i feraiz, kurb-i nevafil, onların sohbetleri.

Bu hale gelebilmek için Hak mürşidin telkini rehberimiz olacaktır. İnşallah!

Bak şu dervişin haline

Alem hayran ahvaline

Akıl ermez kemaline

Kesret, vahdet tevhid etmiş

Süzülmüş varlıklardan, elenmiş benliklerden, var olmuş Hak varlıktan. Bu dosta Hak, perde çekmez. Kendinden uzaklaştırmaz. Ona rehber olan, Hak mürşidin telkinidir. Bu dost; şirk fiilden, şirk sıfattan, şirk olan vücuttan o telkin ile geçmiş. Tecellî Ef’al-i İlahi’ye, Tecellî Sıfat-ı İlahi’ye, Tecellî Zat-ı İlahi’ye mazhar olmuş.

A Canım,

Geçmeyecek onlar sırat

Vermeyecek onlar hesap

Mürşide verdiler hesap

Hep gördüğü didar olur, cemal olur

Sevgili Dervişim,

Çok dikkat edeceğiz. O derviş ki süzülmüş varlıklardan, elenmiş benliklerden. Zatından zatına mazhar düşmüş. Vahdetle vahdetleşmiş. Kesretle kul olmuş. Kesret, vahdet tevhid etmiş. Kavseyn’de bu zevk u sefaya ermiş ve yaşamış.

Can mürşidin himmetine mazhar olan, yoluna yoldaş, sırrına sırdaş olan, canda canan ile buluşup, bilişip, sevişen bu zat-ı muhteremlere can u gönülden selam olsun.

Gelin dostlar,

Yarınlara hiç iş bırakmayalım. Halde tevhid edelim. Halde tevhid edenler, teşehhüde ererler.

Uzak değil, çok yakınsın

Canda gönülde sen varsın

Ulu Yaratanım, bunu bize hissettir, zevk ettir, yaşantısını nasip et bize. Ehli tevhid için bir yarın bulamazsın. Çünkü “Hakikatin güneşi doğmuş durur, dolanmaz.”

A Canım,

Zat-ı Hakk'ı anla, zatındır senin

Hem sıfatı hep sıfatındır senin

Sen seni bilmek necatın, kurtuluş, saadetin

Gayre bakma, sende iste sende bul

Hak dost ne kadar güzel söylemiş:

Duyduk ki sen bizi ukbada ateşe atacaksın

Þaştık biz buna sen bizi nerde yakacaksın

Zira Rahimsin, Kerimsin, Allahsın

Sen olduğun yerde azap olmaz

Ol yer neredir ki sen orda olmayacaksın

Ulu Yaratanım,

Sen vallahi can u cananmızsın. Ulu sultanımız, ezel ebed varımızsın. Kabul edeceğin duayı bizden tecelli ettir. Zatına mazhar kıl, kendine layık kul eyle bizi. Dilimizi Allah demekten, gözümüzü cemale bakmaktan, kulaklarımızı muhabbetullah dinlemekten bir an olsun mahrum etme Mevlâm.

Sonsuz rahmetin, merhametin on sekiz bin alemi kapsamış. Lütuf keremindir rahmetler yağar. Güneş doğar, mevsimler gelir geçer. Hep birliğini ilan ederler Mevlâm. Sonsuz nimetlerini saymakla bitiremeyiz. Kerem ve ihsanın sonu yok Mevlâm.

Bizi aşk ile Allah demekten bir an olsun mahrum etme. Bu sonsuz lütuf ve kereminin karşısında bütün insanlar aciz, nâçar, çaresiz. Fakat rahmetin sonsuz, merhametin sonsuz. Lütfet, kerem kıl Mevlâm. Yüzüne perde çekip bizi ağlatma. Gaflet alemine bir an olsun atma. Diyetimiz ol. Sıfatınla süsle bizi ezel ebed. Gözlerimiz nur cemaline hayran olsun. Kulaklarımız muhabbetullah dinlesin. Lisanlarımız aşkla zevkle Allah desin.

Ulu Yaratanım,

Sevgili Muhammed’ine, Nebiler Nebisi, Hatemü’l-Enbiyaya, Hz. Muhammed Mustafa’ya layık ümmet et bizi. Himmetini bir an olsun üzerimizden eksik etme.

Aman ya Rab, ne güzeldir sizi sevmek, yolunuza can ile başını vermek, ender fenadan bekaya geçmek, iman-ı kamil, amel-i salihle vuslat-ı yarla halvet eylemek.

Cümlemize ve bütün dostlara nasip et Mevlâm. Memleketimize huzur ver, sevgi muhabbet ver. Fitne fesatların, memleket düşmanlarının şerrinden koru Mevlâm. Çocuklarımıza bayrak sancak sevgisi ver, vatan sevgisi ver. Vatan sevgisi imandandır. Cümlemize bu duyguyu, bu sevgi muhabbeti nasip et Mevlâm. Zalimin zulmünden mazlumları koru Mevlâm.

Ulu Mevlâm,

Kemal-i edeple Hû derim, ya Hakk derim, ya Hayye’l-Kayyum derim. Ev ednanın bahrında her nefes derim Allah.

Sevgili Dostlar,

Sizi ve sizi sevenleri Allah'a emanet ediyorum ve bizleri ezel ebed koruması için yalvarıyorum, dua ve niyaz ediyorum.

Allah'a sonsuz hamd u sena. Mevlâm zatınıza sonsuz hamd u sena.

Cümleten Allah'a emanet olun.

HACI BABA

Hüseyin Sabri SOYYİÐİT