İzmir,
06. 04. 2010
Esselamualeykum
Sevgili Dervişim,
Dervişin
gönlünde zikir tahakkuk edecek. Gönlümüz zikrullah ile uyanacak. Derviş,
zikrullah ile hayat bulur. Nefsanî olan bütün kötülüklerden, art düşüncelerden,
şeytanî düşüncelerden Allah'ın zikri, insanı kurtarır.
İnsan vücudu bir
muharebe alandır. Þeytan ve nefs-i emmare bütün gücüyle şu insanı tuzağa
düşürmek ister. Nefsî mücadelede muzaffer olabilmek için, “Ey iman edenler, çok
zikrediniz. Gönül kalenize tevhid bayrağını çekiniz. Kendinizde Allah ve Rasulü’nü
söz sahibi ediniz.
Sevgili
Dervişim,
Bütün
engellerden, nefsanî olan art düşüncelerden kişiyi zikrullah kurtarır.
Zikrullah, dervişe huzur verir, sevgi ve muhabbet kapılarını açar.
Sevgili Dostlar,
Allah dilerse
şirkten maadasını/gayrısını affeder. Fakat şirki affetmez. Þirk-i hafiden kurtulmak
da pek kolay değildir. Fenafillah ettirendir zikrullah. Þirk fiilden
fiilullaha, şirk sıfattan sıfatullaha, şirk vücuttan vücudullaha mazhar kılar
zikrullah. Öyle derviş olmalıyız ki bize ne dünya çengelini takabilsin ne de
ukba. Bizler Allah'a aşk ilan edenleriz. Kadere razı olacağız. Hak emrini seve
seve tutacağız.
Sevgili Dost,
Sevilen kul
olacağız inşallah.
Sevgili derviş
uruç eder dost ile sohbet eder. Nüzul eder Hakk'a ibadet eder. Fenafillah olan zat-ı
muhteremlere Ulu Sultan perde çekmez. O, halktan Hakk'ı sever. Hikmetle gözünü
açar, Hak'tan gayrı görmez.
Hak mürşidimiz,
ender fena ettirendir. Ayet, hadislerin manalarını fehmettirendir. Can mürşidim
uzaklıkları yakın eden, dervişini Allah'a sevdirendir. Kişiyi kemale eriştiren,
Hak mürşidin telkinidir. O telkinle nefsine arif olur. O telkinle vuslat-ı
yarla halvet olur. O telkin, perdeleri kaldırır. Bütün Allah dostları, Hakk'ın
veli kulları o telkinle vuslat-ı yarla halvet oldular. Sevdiler, sevdiler,
sevildiler. “Biz kelamı, Hak'tan aldık” diyen zat-ı muhteremler “Biz telkini
mürşid-i kamilden aldık” diyorlar.
Can mürşidim
Hak'ta ifna olmuş, Hakk'ı diyet etmiş, sevilen kul olmuş, dostun mahremiyetine
girmiş. Bütün zuhuratlar, tasarruflar o mahremiyetten zuhura gelir. Hani
Talibi bu
sözü kendinden demez
Kelam-ı Hak
ile söyledi meğer
Hak kelamını
kullanabilmek için insan eksiksiz fenafillah olacak. “Mûtu kable en temûtu.” sırrına
mazhar olacak.
İşte o zaman
fenafillah olanın diyeti, Hak olur. Dünya ukba geçidinden geçmek, pırıl pırıl
tertemiz olmak, ender fenadan bekaya uçmak, Hakk'ı diyet edip zevk u sefasına
ermek Melamet’e has bir duygu, bir hal, bir zevktir.
Sevgili Dostlar,
Melâmidir
evliya, dahi nice enbiya
Hem cihar-ı
ba-safa, kendine gel hey kendine
Âşığa maşuku
bulduran, bildiren, candan içre sevdiren, zikrullahtır.
Zikredenler mest
olur, Allah ile dost olur. Öyleyse, gel dervişim zikredelim, vuslat-ı yarla halvet
olalım. O zaman bakmaz hiç gözler ağyara karşı.
Þu insan, kendi
güvenini, itimadını, kazanmalıdır. Zikrullahın sayesinde tatlı dil, güler yüz,
hoşgörülü olmalıdır. Niçin, niye, nedenlere hiç takılmamalıdır.
A Dostum, siz
eski Fatma, eski Ahmet değilsiniz.
Tevhid yolunda
hikmetlere ram olup, mana olup dostun diyarına uçtular. Dikkat et,
Geçmeyecek
onlar sırat
Vermeyecek
onlar hesap
Mürşide
verdiler hesap
Hep gördüğü
didar, hep cemal olur.
Sen kendinden
geçmez isen, varlık benlik atıp, Hak varlığına ulaşmazsan, mana alemine varıp
ol dost ile halvet olmazsan, deme sakın, ben dervişim.
Bu telkin öyle
bir telkin, öyle bir mana, öyle bir hakikat ki katreleri umman eder, köleyi sultan,
sultanı da köle eder.
Sohbetlere,
yazılan yazılara can u gönülden dikkat edelim. Dikkat edelim de canda canan ile
tanışıp bilişip sevişelim.
Derviş arif
insan olacak. Her haliyle örnek insan olacak. Zikrullah ile temizlenmiş,
Þeriat-ı Muhammediye ile giyinmiş, bir yüzünün velayet, bir yüzünün nübüvvet
olduğunu idrak edecek. Kendini bu şekilde tanıyıp yaşantısını ona göre ayarlayacak.
Biz tevhidin
sözünde değil; halinde olacağız. Ender fena, ender beka bulacağız.
Nesimi’ye
sormuşlar: Yarin ile hoş musun?
Hoş olayım
olmayayım, o yar benim kime ne?
Aaaaah! Sevgili
dost,vuslat-ı yarla halvettedir. Ol dost ile celvettedir. Sevmenin sevilmenin
zevk u sefasına ermiştir.
Ben yine
dostlara “Dikkat! Dikkat! Çok dikkatli olalım.” derim. Olalım derim de canda
cananı incitmeyelim.
Ulu Sultanım,
Bize anlayış
ver. Sohbetlerin hikmet ve manasını bildir. Fehmetmek, idrak etmek, canda canan
ile buluşup bilişip sevişip kaynaşmak, iyiliklerin insanı olmak, Hak mürşidin
rızası ve himmetlerini kazanmak, vaktini, zamanını, en iyi şekilde
değerlendirmek, akl-ı selim ile kendini yönetmek, can mürşidin telkininden bir
an olsun ayrılmamak, sözü sohbeti akl-ı selim ile kullanmak nasip eyle.
Ulu Yaratanım,
Ezel ebed tut
elimiz. Çocuklarımıza, Allah diyen dostlarımıza, tevhide intisap eden
dervişanımıza sonsuz iyilikler ihsan eyle.
Selam, sevgi ve
dualarımla sizi ve sizleri sevenleri Allah'a emanet ediyorum. Selam ve dualarımla
Allah'tan sonsuz iyilikler dilerim.
HACI
BABA
Hüseyin
Sabri SOYYİÐİT
Gönlümüzün sultanıdır zikrullah
Derdimizin dermanıdır zikrullah
Dosta vuslat ettirendir zikrullah
Aşk ile Allah demektir zikrullah
Fenafillah ettirendir zikrullah
Perdelerden geçirendir zikrullah
İsm-i azam bildirendir zikrullah
Aşk ile Allah demektir zikrullah
Kadere razı edendir zikrullah
Uruç nuzul ettirendir zikrullah
Halktan Hakk'ı sevdirendir zikrullah
Aşk ile Allah demektir zikrullah
Ender fena ettirendir zikrullah
Âyet hadis bildirendir zikrullah
Nefse arif ettirendir zikrullah
Aşk ile Allah demektir zikrullah
İçini temizleyendir zikrullah
Gafleti kaldırandır zikrullah
Dünya ukba geçirendir zikrullah
Aşk ile Allah demektir zikrullah
Hatmu’l-makam ettirendir zikrullah
Kesret vahdet bir edendir zikrullah
İnsanı insan edendir zikrullah
Aşk ile Allah demektir zikrullah
Þahadete erdirendir zikrullah
Naz ve niyaz ettirendir zikrullah
Dervişlerin hayatıdır zikrullah
Aşk ile Allah demektir zikrullah
Ruha abdest verdirendir zikrullah
Canda canan buldurandır zikrullah
SABRİ’ye huzur verendir zikrullah
Aşk ile Allah demektir zikrullah
06. 04. 2010