|
16.2. Allah kendi emriyle melekleri, kullarýndan dilediði kimseye vahiy ile, ”Benden baþka tanrý olmadýðýna dair (kullarýmý) uyarýn ve benden korkun” diye gönderir. 16.3. (Allah) gökleri ve yeri hak ile yarattý. O, koþtuklarý ortaklardan münezzehtir. 16.4. O, insaný bir damla sudan yarattý. Fakat bakarsýn ki (insan) Rabbine apaçýk bir hasým oluvermiþtir. 16.5. Hayvanlarý da O yarattý. Onlarda sizin için ýsýtýcý (þeyler) ve birçok faydalar vardýr. Onlardan bir kýsmýný da yersiniz. 16.6. Sizin için onlardan ayrýca akþamleyin getirirken, sabahleyin salýverirken bir güzellik (bir zevk) vardýr. 16.7. Bu hayvanlar sizin aðýrlýklarýnýzý, ancak güçlüklere katlanarak varabileceðiniz bir memlekete taþýrlar. Þüphesiz Rabbiniz çok þefkatli, pek merhametlidir. 16.8. Atlarý, katýrlarý ve eþekleri binmeniz ve (gözlere) zinet olsun diye (yarattý). Allah þu anda bilemeyeceðiniz daha nice (nakil vasýtalarý) yaratýr. 16.9. Yolun doðrusu Allah'ýndýr. Yolun eðrisi de vardýr. Allah dileseydi hepinizi doðru yola iletirdi. 16.10. Gökten suyu indiren O'dur. Ondan hem size içecek vardýr, hem de hayvanlarýnýzý otlatacaðýnýz bitkiler. 16.11.(Allah) su sayesinde sizin için ekinler, zeytinler, hurmalar, üzümler ve diðer meyvelerin hepsinden bitirir. Ýþte bunlarda düþünen bir toplum için büyük bir ibret vardýr. 16.12. O, geceyi, gündüzü, güneþi ve ayý sizin hizmetinize verdi. Yýldýzlar da Allah'ýn emri ile hareket ederler. Þüphesiz ki bunlarda aklýný kullananlar için pek çok deliller vardýr. 16.13. Yeryüzünde sizin için rengârenk yarattýklarýnda da öðüt alan bir toplum için gerçek bir ibret vardýr. 16.14. Ýçinden taze et (balýk) yemeniz ve takacaðýnýz bir süs (eþyasý) çýkarmanýz için denizi emrinize veren O'dur. Gemilerin denizde (sularý) yara yara gittiklerini de görüyorsun. (Bütün bunlar) onun lütfunu aramanýz ve nimetine þükretmeniz içindir. 16.15. Sizi sarsmamasý için yeryüzünde saðlam daðlarý, yolunuzu bulmanýz için de ýrmaklarý ve yollarý yarattý. 16.16. Daha nice alâmetler (yarattý). Onlar, yýldýzlarla da yollarýný doðrulturlar. 16.17. O halde, yaratan (Allah), yaratmayan (putlar) gibi olur mu? Hâla düþünmüyor musunuz? 16.18. Allah'ýn nimetini saymaya kalksanýz, onu sayamazsýnýz. Hakikaten Allah çok baðýþlayan, pek esirgeyendir. 16.19. Allah, gizlediðinizi de açýkladýðýnýzý da bilir. 16.20. Allah'ý býrakýp da taptýklarý (putlar), hiçbir þey yaratamazlar. Çünkü onlar kendileri yaratýlmýþlardýr. 16.21. Onlar diriler deðil, ölülerdir. Ne zaman diriltileceklerini de bilmezler. 16.22. Ýlâhýnýz bir tek Tanrýdýr. Fakat ahirete inanmayanlar var ya, onlarýn kalpleri inkârcý, kendileri de böbürlenen kimselerdir. 16.23. Hiç þüphesiz Allah, onlarýn gizleyeceklerini de açýklayacaklarýný da bilir. O, büyüklük taslayanlarý asla sevmez. 16.24. Onlara: Rabbiniz ne indirdi? denildiði zaman, ”Öncekilerin masallarýný” derler. 16.25. Kýyamet gününde kendi günahlarýný tam olarak taþýmalarý ve bilgisizce saptýrmakta olduklarý kimselerin günahlarýndan da bir kýsmýný yüklenmeleri için (öyle derler). Bak ki yüklenecekleri þey ne kötüdür! |
|
Anasayfa | Kur'an-ı Kerim | Videolar | İlahiler (mp3) | İlahiler | Hatıralar | Mektuplar | Sohbetler | Öz Geçmişler | Kullanım şartları
©2002 Tasavvuf Derneği Tüm hakları saklıdır.