9.76. Fakat Allah lütfundan onlara (zenginlik) verince, onda cimrilik edip (Allah'ýn emrinden) yüz çevirerek sözlerinden döndüler.
9.77. Nihayet, Allah'a verdikleri sözden döndüklerinden ve yalan söylediklerinden dolayý Allah, kendisiyle karþýlaþacaklarý güne kadar onlarýn kalbine nifak (iki yüzlülük) soktu.
9.78. (Münafýklar), Allah'ýn, onlarýn sýrrýný da fýsýltýlarýný da bildiðini ve gayblarý (gizli þeyleri) çok iyi bilen olduðunu hâla anlamadýlar mý?
9.79. Sadakalar hususunda, müminlerden gönüllü verenleri ve güçlerinin yettiðinden baþkasýný bulamayanlarý çekiþtirip onlarla alay edenler var ya, Allah iþte onlarý maskaraya çevirmiþtir. Ve onlar için elem verici azap vardýr.
9.80. (Ey Muhammed!) Onlar için ister af dile, ister dileme; onlar için yetmiþ kez af dilesen de Allah onlarý asla affetmeyecek. Bu, onlarýn Allah ve Resûlünü inkâr etmelerinden ötürüdür. Allah fâsýklar topluluðunu hidayete erdirmez.
9.81. Allah'ýn Resûlüne muhalefet etmek için geri kalanlar (sefere çýkmayýp) oturmalarý ile sevindiler; mallarýyla, canlarýyla Allah yolunda cihad etmeyi çirkin gördüler; ”bu sýcakta sefere çýkmayýn” dediler. De ki: ”Cehennem ateþi daha sýcaktýr!” Keþke anlasalardý!
9.82. Artýk kazanmakta olduklarýnýn cezasý olarak az gülsünler, çok aðlasýnlar!
9.83. Eðer Allah seni onlardan bir gurubun yanýna döndürür de (Tebük seferinden Medine'ye döner de baþka bir savaþa seninle beraber) çýkmak için senden izin isterlerse, de ki: Benimle beraber asla çýkmayacaksýnýz ve düþmana karþý benimle beraber asla savaþmayacaksýnýz! Çünkü siz birinci defa (Tebük seferinde) yerinizde kalmaya razý oldunuz. Þimdi de geri kalanlarla (kadýn ve çocuklarla) beraber oturun!
9.84. Onlardan ölmüþ olan hiçbirine asla namaz kýlma; onun kabri baþýnda da durma! Çünkü onlar, Allah ve Resûlünü inkâr ettiler ve fâsýk olarak öldüler.
9.85. Onlarýn mallarý ve çocuklarý seni imrendirmesin. Çünkü Allah, bunlarla ancak dünyada onlarýn azaplarýný çoðaltmayý ve onlarýn kâfir olarak canlarýnýn güçlükle çýkmasýný istiyor.
9.86. ”Allah'a inanýn, Resûlü ile beraber cihad edin” diye bir sûre indirildiði zaman, onlardan servet sahibi olanlar, senden izin istediler ve: Bizi býrak (evlerinde) oturanlarla beraber olalým, dediler.
9.87. Geride kalan kadýnlarla beraber olmaya razý oldular, onlarýn kalplerine mühür vuruldu. Bu yüzden onlar anlamazlar.
9.88. Fakat Peygamber ve onunla beraber inananlar, mallarýyla, canlarýyla cihad ettiler. Ýþte bütün hayýrlar onlarýndýr ve onlar kurtuluþa erenlerin kendileridir.
9.89. Allah, onlara içinde ebedî kalacaklarý ve zemininden ýrmaklar akan cennetler hazýrlamýþtýr. Ýþte büyük kazanç budur.
9.90. Bedevîlerden, (mazeretleri olduðunu) iddia edenler, kendilerine izin verilsin diye geldiler. Allah ve Resûlüne yalan söyleyenler de oturup kaldýlar. Onlardan kâfir olanlara elem verici bir azap eriþecektir.
9.91. Allah ve Resûlü için (insanlara) öðüt verdikleri takdirde, zayýflara, hastalara ve (savaþta) harcayacak bir þey bulamayanlara günah yoktur. Zira iyilik edenlerin aleyhine bir yol (sorumluluk) yoktur. Allah çok baðýþlayan ve çok esirgeyendir.
9.92. Kendilerine binek saðlaman için sana geldiklerinde: Sizi bindirecek bir binek bulamýyorum, deyince, harcayacak bir þey bulamadýklarýndan dolayý üzüntüden gözleri yaþ dökerek dönen kimselere de (sorumluluk yoktur).
9.93. Sorumluluk ancak, zengin olduklarý halde senden izin isteyenleredir. Çünkü onlar geri kalan kadýnlarla beraber olmaya râzý oldular. Allah da onlarýn kalplerini mühürledi, artýk onlar (neyin doðru olduðunu) bilmezler.
9.94. (Seferden) onlara döndüðünüz zaman size özür beyan edecekler. De ki: (Boþuna) özür dilemeyin! Size asla inanmayýz; çünkü Allah, haberlerinizi bize bildirmiþtir. (Bundan sonraki) amelinizi Allah da görecektir, Resûlü de. Sonra görüleni ve görülmeyeni bilene döndürüleceksiniz de yapmakta olduklarýnýzý size haber verecektir.
9.95. Onlarýn yanýna döndüðünüz zaman size, kendilerinden (onlarý cezalandýrmaktan) vazgeçmeniz için Allah adýna and içecekler. Artýk onlardan yüz çevirin. Çünkü onlar murdardýr. Kazanmakta olduklarýna (kötü iþlerine) karþýlýk ceza olarak varacaklarý yer cehennemdir.
9.96. Onlardan razý olasýnýz diye size yemin edecekler. Fakat siz onlardan razý olsanýz bile Allah fâsýklar topluluðundan asla razý olmaz.
9.97. Bedevîler, kâfirlik ve münafýklýk bakýmýndan hem daha beter, hem de Allah'ýn Resûlüne indirdiði kanunlarý tanýmamaya daha yatkýndýr. Allah çok iyi bilendir, hikmet sahibidir.
9.98. Bedevîlerden öylesi vardýr ki (Allah yolunda) harcayacaðýný angarya sayar ve sizin baþýnýza belâlar gelmesini bekler. (Bekledikleri) o kötü belâ kendi baþlarýna gelmiþtir. Allah pek iyi iþiten, çok iyi bilendir.
9.99. Bedevîlerden öylesi de vardýr ki, Allah'a ve ahiret gününe inanýr, (hayýr için) harcayacaðýný Allah katýnda yakýnlýða ve Peygamber'in dualarýný almaya vesile edinir. Bilesiniz ki o (harcadýklarý mal, Allah katýnda) onlar için bir yakýnlýktýr. Allah onlarý rahmetine (cennetine) koyacaktýr. Þüphesiz Allah baðýþlayan, esirgeyendir.
9.100. (Ýslâm dinine girme hususunda) öne geçen ilk muhacirler ve ensar ile onlara güzellikle tabi olanlar var ya, iþte Allah onlardan razý olmuþtur, onlar da Allah'tan razý olmuþlardýr. Allah onlara, içinde ebedî kalacaklarý, zemininden ýrmaklar akan cennetler hazýrlamýþtýr. Ýþte bu büyük kurtuluþtur.