4.51. Kendilerine Kitap'tan nasip verilenleri görmedin mi? Putlara ve bâtýla (tanrýlara) iman ediyorlar, sonra da kâfirler için: ”Bunlar, Allah'a iman edenlerden daha doðru yoldadýr” diyorlar!
4.52. Bunlar, Allah'ýn lânetlediði kimselerdir; Allah'ýn rahmetinden uzaklaþtýrdýðý (lânetli) kimseye gerçek bir yardýmcý bulamazsýn.
4.53. Yoksa onlarýn mülkten (hükümranlýktan) bir nasipleri mi var? Öyle olsaydý insanlara çekirdek filizi (kadar bir þey bile) vermezlerdi.
4.54. Yoksa onlar, Allah'ýn lütfundan verdiði þeyler için insanlara hased mi ediyorlar? Oysa Ýbrahim soyuna Kitab'ý ve hikmeti verdik ve onlara büyük bir hükümranlýk bahþettik.
4.55. Onlardan bir kýsmý Ýbrahim'e inandý, kimi de ondan yüz çevirdi; (onlara) kavurucu bir ateþ olarak cehennem yeter.
4.56. Þüphesiz âyetlerimizi inkâr edenleri gün gelecek bir ateþe sokacaðýz; onlarýn derileri piþip acý duymaz hale geldikçe, derilerini baþka derilerle deðiþtiririz ki acýyý duysunlar! Allah daima üstün ve hakîmdir.
4.57. Ýnanýp; iyi iþler yapanlarý da, içinde ebediyen kalmak üzere girecekleri, zemininden ýrmaklar akan cennetlere sokacaðýz. Orada onlar için tertemiz eþler vardýr ve onlarý koyu (tatlý) bir gölgeye koyarýz.
4.58. Allah size, mutlaka emanetleri ehli olanlara vermenizi ve insanlar arasýnda hükmettiðiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder. Allah size ne kadar güzel öðütler veriyor! Þüphesiz Allah her þeyi iþitici, her þeyi görücüdür.
4.59. Ey iman edenler! Allah'a itaat edin. Peygamber'e ve sizden olan ülülemre (idarecilere) de itaat edin. Eðer bir hususta anlaþmazlýða düþerseniz Allah'a ve ahirete gerçekten inanýyorsanýz onu Allah'a ve Resûl'e götürün (onlarýn talimatýna göre halledin); bu hem hayýrlý, hem de netice bakýmýndan daha güzeldir.
4.60. Sana indirilene ve senden önce indirilenlere inandýklarýný ileri sürenleri görmedin mi? Tâðut'a inanmamalarý kendilerine emrolunduðu halde, Tâðut'un önünde muhakemeleþmek istiyorlar. Halbuki þeytan onlarý büsbütün saptýrmak istiyor.
4.61. Onlara: Allah'ýn indirdiðine (Kitab'a) ve Resûl'e gelin (onlara baþvuralým), denildiði zaman, münafýklarýn senden iyice uzaklaþtýklarýný görürsün.
4.62. Elleriyle yaptýklarý yüzünden baþlarýna bir felâket gelince hemen, biz yalnýzca iyilik etmek ve arayý bulmak istedik, diye yemin ederek sana nasýl gelirler!
4.63. Onlar Allah'ýn, kalplerindekini bildiði kimselerdir; onlara aldýrma, kendilerine öðüt ver ve onlara, kendileri hakkýnda tesirli söz söyle.
4.64. Biz her peygamberi -Allah'ýn izniyle- ancak kendisine itaat edilmesi için gönderdik. Eðer onlar kendilerine zulmettikleri zaman sana gelseler de Allah'tan baðýþlanmayý dileseler, Resûl de onlar için istiðfar etseydi Allah'ý ziyadesiyle affedici, esirgeyici bulurlardý.
4.65. Hayýr, Rabbine andolsun ki aralarýnda çýkan anlaþmazlýk hususunda seni hakem kýlýp sonra da verdiðin hükümden içlerinde hiçbir sýkýntý duymaksýzýn (onu) tam manasýyla kabullenmedikçe iman etmiþ olmazlar.
4.66. Eðer onlara, kendinizi öldürün yahut yurtlarýnýzdan çýkýn, diye emretmiþ olsaydýk, içlerinden pek azý müstesna, bunu yapmazlardý. Eðer kendilerine verilen öðüdü yerine getirselerdi, onlar için hem daha hayýrlý hem de (imanlarýný) daha pekiþtirici olurdu.
4.67. O zaman elbette kendilerine nezdimizden büyük mükâfat verirdik.
4.68. Ve onlarý dosdoðru bir yola iletirdik.
4.69. Kim Allah'a ve Resûl'e itaat ederse iþte onlar, Allah'ýn kendilerine lütuflarda bulunduðu peygamberler, sýddîkler, þehidler ve salih kiþilerle beraberdir. Bunlar ne güzel arkadaþtýr!
4.70. Bu lütuf Allah'tandýr. Bilen olarak Allah yeter.
4.71. Ey iman edenler! Tedbirinizi alýn; bölük bölük savaþa çýkýn, yahut (gerektiðinde) topyekün savaþýn.
4.72. Ýçinizden bazýlarý vardýr ki (cihad konusunda) pek aðýrdan alýrlar. Eðer size bir felâket eriþirse: ”Allah bana lütfetti de onlarla beraber bulunmadým” der.
4.73. Eðer Allah'tan size bir lütuf eriþirse -sanki sizinle onun arasýnda (zahirî) bir dostluk yokmuþ gibi- ”Keþke onlarla beraber olsaydým da ben de büyük bir baþarý kazansaydým !” der.
4.74. O halde, dünya hayatýný ahiret karþýlýðýnda satanlar, Allah yolunda savaþsýnlar. Kim Allah yolunda savaþýr da öldürülür veya galip gelirse biz ona yakýnda büyük bir mükâfat vereceðiz.
4.75. Size ne oldu da Allah yolunda ve ”Rabbimiz! Bizi, halký zalim olan bu þehirden çýkar, bize tarafýndan bir sahip gönder, bize katýndan bir yardýmcý yolla!” diyen zavallý erkekler, kadýnlar ve çocuklar uðrunda savaþmýyorsunuz!