4.151. Ýþte gerçekten kâfirler bunlardýr. Ve biz kâfirlere alçaltýcý bir azap hazýrlamýþýzdýr.
4.152. Allah'a ve peygamberlerine iman eden ve onlardan hiçbirini diðerlerinden ayýrmayanlara (gelince) iþte Allah onlara bir gün mükâfatlarýný verecektir. Allah çok baðýþlayýcý ve esirgeyicidir.
4.153. Ehl-i kitap senden, kendilerine gökten bir kitap indirmeni istiyor. Onlar Musa'dan, bunun daha büyüðünü istemiþler de, ”Bize Allah'ý apaçýk göster” demiþlerdi. Zulümleri sebebiyle hemen onlarý yýldýrým çarptý. Bilâhare kendilerine açýk deliller geldikten sonra buzaðýyý (tanrý) edindiler. Biz bunu da affettik. Ve Musa'ya apaçýk delil (ve yetki) verdik.
4.154. Söz vermeleri (ni takviye) için Tûr'u baþlarýna diktik de onlara, ”Baþ eðerek kapýdan girin” dedik, ”Cumartesi günü sýnýrý aþmayýn” dedik. Kendilerinden saðlam söz aldýk.
4.155. Sözlerinden dönmeleri, Allah'ýn âyetlerini inkâr etmeleri, haksýz yere peygamberleri öldürmeleri ve ”Kalplerimiz kýlýflanmýþtýr” demeleri sebebiyle (onlarý lânetledik, türlü belâlar verdik. Onlarýn kalpleri kýlýflý deðildir;) tam aksine küfürleri sebebiyle Allah o kalpler üzerine mühür vurmuþtur; pek azý müstesna artýk iman etmezler.
4.156. Bir de inkâr etmelerinden ve Meryem'in üzerine büyük bir iftira atmalarýndan;
4.157. Ve ”Allah elçisi Meryem oðlu Ýsa'yý öldürdük” demeleri yüzünden (onlarý lânetledik). Halbuki onu ne öldürdüler, ne de astýlar; fakat (öldürdükleri) onlara Ýsa gibi gösterildi. Onun hakkýnda ihtilâfa düþenler bundan dolayý tam bir kararsýzlýk içindedirler; bu hususta zanna uymak dýþýnda hiçbir (saðlam) bilgileri yoktur ve kesin olarak onu öldürmediler.
4.158. Bilâkis Allah onu (Ýsa'yý) kendi nezdine kaldýrmýþtýr. Allah izzet ve hikmet sahibidir.
4.159. Ehl-i kitaptan her biri, ölümünden önce ona muhakkak iman edecektir. Kýyamet gününde de o, onlara þahit olacaktýr.
4.160. Yahudilerin yaptýklarý zulümden, bir de çok kimseyi Allah yolundan çevirmelerinden, menetmelerinden dolayý kendilerine (daha önce) helâl kýlýnmýþ bulunan temiz ve iyi þeyleri onlara haram kýldýk
4.161. Menedildikleri halde faizi almalarýndan ve haksýz (yollar) ile insanlarýn mallarýný yemelerinden dolayý içlerinden inkâra sapanlara acý bir azap hazýrladýk.
4.162. Fakat içlerinden ilimde derinleþmiþ olanlar ve müminler, sana indirilene ve senden önce indirilene iman edenler, namazý kýlanlar, zekâtý verenler; Allah'a ve ahiret gününe inananlar var ya; iþte onlara pek yakýnda büyük mükâfat vereceðiz.
4.163. Biz Nuh'a ve ondan sonraki peygamberlere vahyettiðimiz gibi sana da vahyettik. Ve (nitekim) Ýbrahim'e, Ýsmail'e, Ýshak'a, Yakub'a, esbâta (torunlara), Ýsa'ya, Eyyûb'e, Yunus'a, Harun'a ve Süleyman'a vahyettik. Davud'a da Zebûr'u verdik.
4.164. Bir kýsým peygamberleri sana daha önce anlattýk, bir kýsmýný ise sana anlatmadýk. Ve Allah Musa ile gerçekten konuþtu.
4.165. (Yerine göre) müjdeleyici ve sakýndýrýcý olarak peygamberler gönderdik ki insanlarýn peygamberlerden sonra Allah'a karþý bir bahaneleri olmasýn! Allah izzet ve hikmet sahibidir.
4.166. Fakat Allah sana indirdiðine þahitlik eder; onu kendi ilmi ile indirdi. Melekler de (buna) þahitlik ederler. Ve þahit olarak Allah kâfîdir.
4.167. Ýnkâr eden ve (baþkalarýný da) Allah yolundan alýkoyanlar þüphesiz doðru yoldan çok uzaklaþmýþlardýr.
4.168. Ýnkâr edip zulmedenleri Allah asla baðýþlayacak deðildir. Onlan (baþka) bir yola iletecek de deðildir.
4.169. Ancak orada ebedî kalmak üzere cehennem onlanrý yoluna (iletecektir). Bu da Allah'a çok kolaydýr.
4.170. Ey insanlar! Resûl size Rabbinizden gerçeði getirdi (bunda þüphe yoktur), þu halde kendi iyiliðinize olarak (ona) iman edin. Eðer inkâr ederseniz, göklerde ve yerde ne varsa þüphesiz hepsi Allah'ýndýr. (O'nun sizin inanmanýza ihtiyacý yoktur). Allah geniþ ilim ve hikmet sahibidir.
4.171. Ey ehl-i kitap! Dininizde aþýrý gitmeyin ve Allah hakkýnda, gerçekten baþkasýný söylemeyin. Meryem oðlu Ýsa Mesîh, ancak Allah'ýn resûlüdür, (o) Allah'ýn, Meryem'e ulaþtýrdýðý ”kün: Ol” kelimesi(nin eseri)dir, O'ndan bir ruhtur. (O'nun tarafýndan gönderilmiþ, yahut teyit edilmiþ, yahut da Cebrail tarafýndan üfürülmüþ bir ruhtur). Þu halde Allah'a ve peygamberlerine iman edin. ”(Tanrý) üçtür” demeyin, sizin için hayýrlý olmak üzere bundan vazgeçin. Allah ancak bir tek Allah'týr. O, çocuðu olmaktan münezzehtir. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. Vekil olarak Allah yeter.
4.172. Ne Mesîh ve ne de Allah'a yakýn melekler, Allah'ýn kulu olmaktan geri dururlar. O'na kulluktan geri durup büyüklenen kimselerin hepsini (Allah) yakýnda huzuruna toplayacaktýr.
4.173. Ýman edip iyi iþler yapanlara (Allah) ecirlerini tam olarak verecek ve onlara lütfundan daha fazlasýný da ihsan edecektir. Kulluðundan yüz çeviren ve kibirlenenlere gelince onlara acý bir þekilde azap edecektir. Onlar, kendileri için Allah'tan baþka ne bir dost ve ne de bir yardýmcý bulurlar. (Kendilerini Allah'ýn azabýndan kurtaracak bir kimse bulamazlar.)
4.174. Ey insanlar! Þüphesiz size Rabbinizden kesin bir delil geldi ve size apaçýk bir nur indirdik.
4.175. Allah'a iman edip O'na sýmsýký sarýlanlara gelince, Allah onlarý kendinden bir rahmet ve lütuf (deryasý) içine daldýracak ve onlarý kendine doðru (giden) bir yola götürecektir.
4.139. Müminleri býrakýp da kâfirleri dost edinenler, onlarýn yanýnda izzet (güç ve þeref) mi arýyorlar? Bilsinler ki bütün izzet yalnýzca Allah'a aittir.