11.76. (Melekler dediler ki): Ey Ýbrahim! Bundan vazgeç. Çünkü Rabbinin (azap) emri gelmiþtir. Ve onlara, geri çevrilmez bir azap mutlaka gelecektir!
11.77. Elçilerimiz Lût'a gelince, (Lût) onlarýn yüzünden üzüldü ve onlardan dolayý içi daraldý da ”Bu, çetin bir gündür” dedi.
11.78. Lût'un kavmi, koþarak onun yanýna geldiler. Daha önce de o kötü iþleri yapmaktaydýlar. (Lût): ”Ey kavmim! Ýþte þunlar kýzlarýmdýr (onlarla evlenin); sizin için onlar daha temizdir. Allah'tan korkun ve misafirlerimin önünde beni rezil etmeyin! Ýçinizde aklý baþýnda bir adam yok mu!” dedi.
11.79. Dediler ki: Senin kýzlarýnda bizim bir hakkýmýz olmadýðýný biliyorsun. Ve sen bizim ne istediðimizi elbette bilirsin.
11.80. (Lût:) Keþke benim size karþý (koyacak) bir gücüm olsaydý veya güçlü bir kaleye sýðýnabilseydim! dedi.
11.81. (Melekler) dediler ki: Ey Lût! Biz Rabbinin elçileriyiz. Onlar sana asla dokunamazlar. Sen gecenin bir kýsmýnda ailenle (yola çýkýp) yürü. Karýndan baþka sizden hiçbiri geride kalmasýn. Çünkü onlara gelecek olan (azap) þüphesiz ona da isabet edecektir. Onlara vâdolunan (helâk) zamaný, sabah vaktidir. Sabah yakýn deðil mi?
11.82. Emrimiz gelince, oranýn altýný üstüne getirdik ve üzerlerine (balçýktan) piþirilip istif edilmiþ taþlar yaðdýrdýk.
11.83. (O taþlar:) Rabbin katýnda iþaretlenerek (yaðdýrýlmýþtýr). Onlar zalimlerden uzak deðildir.
11.84. Medyen'e de kardeþleri Þuayb'ý (gönderdik). Dedi ki: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin! Sizin için ondan baþka tanrý yoktur. Ölçüyü ve tartýyý eksik yapmayýn. Zira ben sizi hayýr (ve bolluk) içinde görüyorum. Ve ben, gerçekten sizin için kuþatýcý bir günün azabýndan korkuyorum.
11.85. Ve ey kavmim! Ölçüyü ve tartýyý adaletle yapýn; insanlara eþyalarýný eksik vermeyin; yeryüzünde bozguncular olarak dolaþmayýn.
11.86. Eðer mümin iseniz Allah'ýn (helâlinden) býraktýðý (kâr) sizin için daha hayýrlýdýr. Ben üzerinize bir bekçi deðilim.
11.87. Dediler ki: Ey Þuayb! Babalarýmýzýn taptýklarýný (putlarý), yahut mallarýmýz hususunda dilediðimizi yapmayý terketmemizi sana namazýn mý emrediyor? Oysa sen yumuþak huylu ve çok akýllýsýn!
11.88. Dedi ki: Ey kavmim! Eðer benim, Rabbim tarafýndan (verilmiþ) apaçýk bir delilim varsa ve O bana tarafýndan güzel bir rýzýk vermiþse buna ne dersiniz? Size yasak ettiðim þeylerin aksini yaparak size aykýrý davranmak istemiyorum. Ben sadece gücümün yettiði kadar ýslah etmek istiyorum. Fakat baþarmam ancak Allah'ýn yardýmý iledir. Yalnýz O'na dayandým ve yalnýz O'na döneceðim.
11.89. Ey kavmim! Sakýn bana karþý düþmanlýðýnýz, Nuh kavminin veya Hûd kavminin, yahut Sâlih kavminin baþlarýna gelenler gibi size de bir musibet getirmesin! Lût kavmi de sizden uzak deðildir.
11.90. Rabbinizden baðýþlanma dileyin; sonra O'na tevbe edin. Muhakkak ki Rabbim çok merhametlidir, (müminleri) çok sever.
11.91. Dediler ki: Ey Þuayb! Söylediklerinin çoðunu anlamýyoruz ve içimizde seni cidden zayýf (âciz) görüyoruz! Eðer kabilen olmasa, seni mutlaka taþlayarak öldürürüz. Sen bizden üstün deðilsin.
11.92. (Þuayb:) ”Ey kavmim dedi, size göre benim kabilem Allah'tan daha mý güçlü ve deðerli ki, onu (Allah'ýn emirlerini) arkanýza atýp unuttunuz. Þüphesiz ki Rabbim yapmakta olduklarýnýzý çepeçevre kuþatýcýdýr.
11.93. Ey kavmim! Elinizden geleni yapýn! Ben de yapacaðým! Kendisini rezil edecek azabýn geleceði þahsýn ve yalancýnýn kim olduðunu yakýnda öðreneceksiniz! Bekleyin! Ben de sizinle beraber beklemekteyim.”
11.94. Emrimiz gelince, Þuayb'ý ve onunla beraber iman edenleri tarafýmýzdan bir rahmetle kurtardýk; zulmedenleri ise korkunç bir gürültü yakaladý da yurtlarýnda diz üstü çökekaldýlar.
11.95. Sanki orada hiç barýnmamýþlardý. Biliniz ki, Semûd kavmi (Allah'ýn rahmetinden) uzak olduðu gibi Medyen kavmi de uzak oldu.
11.96. Andolsun ki Musa'yý da mucizelerimizle ve apaçýk bir delille gönderdik.
11.97. Firavun'a ve onun ileri gelenlerine Fakat onlar Firavun'un emrine uydular. Oysa Firavun'un emri doðru deðildi.
11.98. Firavun, kýyamet gününde kavminin önüne düþecek ve onlarý (çekip) ateþe götürecektir. Varacaklarý yer ne kötü yerdir!
11.99. Onlar burada da, kýyamet gününde de lânete uðratýldýlar. (Onlara) verilen bu armaðan ne kötü armaðandýr!
11.100. (Ey Muhammed!) Ýþte bu, (halký helâk olmuþ) memleketlerin haberlerindendir. Biz onu sana anlatýyoruz; onlardan (bugüne kadar izleri) kalan da vardýr, biçilmiþ ekin (gibi yok olan) da vardýr.